Mengüceklerden Osmanlı"ya Sivas"ın Tarihi Mirası 

Divriği, tarihi boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış, zengin kültürel mirasıyla dikkat çeken bir Anadolu kasabasıdır. Eski Yunan"da Aphlike, Bizans"ta Tefrike olarak bilinen ve Arap kaynaklarında suyun kaynağı anlamına gelen el-Abrik adıyla geçen Divriği, Osmanlı döneminde Divrik ve Divriği olarak anılmıştır. 

Kuruluşu esrarengiz bir tarihe sahip olan Divriği, 1150-1250 yılları arasında Mengücek Beyliği"nin hakimiyeti altında en parlak dönemini yaşamıştır. Bu dönemde, Divriği"nin simgeleri haline gelen Kale, Kale Camii, Ulu Camii ve Darüşşifası gibi yapılar inşa edilmiştir. 

Mengücek Beyliği"nin kurucusu, Alparslan"ın komutanlarından Emir Mengücek Gazi"dir. İshak Bey, 1. Süleyman, Şahin Şah, II. Süleyman, Ahmet Şah ve Melik Müeyyed Salih gibi liderlerin yönetiminde Divriği, mimari ve kültürel açıdan zenginleşmiştir. Özellikle Ahmet Şah döneminde inşa edilen Ulu Camii ve eşi Turan Melek tarafından yaptırılan Darüşşifası, günümüzde bile Divriği"nin tarihi dokusunu yansıtmaktadır. 

Mengüceklerin ardından Divriği, Moğolların (İlhanlılar), Eretna Beyliği ve Memlüklerin hakimiyetinde kalmıştır. Mercidabık Zaferi"nden sonra Yavuz Sultan Selim tarafından Osmanlı Devleti"ne katılan Divriği, Sivas Vilayetine bağlı bir sancakbeyliği olarak örgütlenmiş ve Tanzimat döneminde Anadolu"nun ilk kaymakamlık merkezlerinden biri olmuştur. 

Divriği"nin tarihi, sadece geçmişteki hükümdarları ve savaşları değil, aynı zamanda mimari ve kültürel zenginlikleriyle de öne çıkar. Bu kasaba, Anadolu"nun derin tarihini ve kültürel çeşitliliğini keşfetmek isteyenler için vazgeçilmez bir duraktır. 

 

Muhabir: Musa Demir