Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte pek çok geleneksel meslek, yerini modern ürünlere bırakıyor. Bu dönüşüm, Anadolu’nun köklü zanaatlarından biri olan yastıkçılığı da etkiledi. Sivas’ta ise bu mesleği hâlâ sürdüren bir isim var: 63 yaşındaki Abdurrahman Çiftçi.
Henüz 8 yaşındayken babasının yanında yastık yapmayı öğrenen Abdurrahman Usta, o günden bu yana aralıksız 55 yıldır bu işle uğraşıyor. Onun için yastıkçılık, sadece bir meslek değil çocukluğunun, ailesinin ve Sivas’ın geçmişinin bir parçası.
Çiftçi “Bu bizim baba mesleğimiz. Eskiden göllerde hasır otu biçerdik. Bu otları kanaviçe dediğimiz telis bezlerinin içine bastıktan sonra doldurur, diker, satardık. Mahalle mahalle gezer, yastık ve minder siparişleri alırdık” diyerek geçmişi anlatıyor.
Eskiden her evde yer minderleri, sedirler üzerine yapılan el işi yastıklar olurdu. Özellikle kış hazırlıkları yapılırken, minder ve yastıklar yenilenir, evler yumuşacık bir konfora bürünürdü. Ancak zamanla bu gelenek de kayboldu.
Çiftçi “Artık modern koltuklar girdi evlere. Minder yaptıran kimse kalmadı. Şimdi bir tek ben kaldım Sivas’ta bu işi yapan. Ne çırak yetişiyor ne de bu işe ilgi gösteren var. İki evladım var, ikisi de bu işi öğrenmedi. Çünkü ekmek yok bu işte. Kazanç bitince meslek de bitti” diyor, biraz hüzünle ama direncini kaybetmeden.
Abdurrahman Usta'nın atölyesi artık daha çok bir nostalji köşesi gibi. Raflarda duran yastıklar, yer minderleri ve eski telis kumaşlar, geçmişin izlerini taşıyor. Zaman zaman nostalji yapmak isteyen ya da köy evleri için özel sipariş veren birkaç müşteri dışında, kapısını çalan da pek kalmamış.
Çiftçi “Günde birkaç saat uğruyorum dükkâna. Bazen sırf gelen geçenle iki laf edeyim diye oturuyorum burada. Ama yine de bırakmadım bu işi. Son nefesime kadar da bırakmam. Çünkü bu sadece bir iş değil, benim hayatım” diyerek sözlerini noktalıyor.
Yastıkçılık mesleği, belki teknolojiyle yarışamıyor ama onun içinde saklı olan emek, sabır ve kültür, hâlâ yaşayan bir değer. Ve Abdurrahman Çiftçi gibi ustalar sayesinde bu değer, bir süre daha unutulmayacak.