Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Çocuk Nefroloji Bilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Neslihan Günay, çocuklarda sık karşılaşılan gece alt ıslatma (Enürezis Nokturna) sorunu hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Uzmanlara göre bu durum, genetik ve gelişimsel faktörlerle ortaya çıkan, ancak zamanında müdahale edilmezse hem çocuk hem de aile üzerinde ciddi psikolojik etkiler yaratabilen bir sorun.
Sandığınız Gibi Değil: Bu Davranışın Altında Yatan Asıl Neden Ne?
Gece altını ıslatma problemi, toplumda yanlış bir algıyla değerlendirilebiliyor. Dr. Günay, "Enürezis Nokturna, çocuğun tembelliği ya da inadı değildir. Bu durum; genetik yatkınlık, mesane gelişiminin gecikmesi, gece idrar üretiminin fazlalığı veya derin uyku gibi birçok fizyolojik nedenin bir araya gelmesiyle oluşur" dedi. Çocukların bu konuda bilinçli ya da isteyerek hareket etmediğini vurgulayan Dr. Günay, ailelerin bu süreci sabır ve anlayışla yönetmesinin önemine dikkat çekti.
10 Çocuktan 1’inde Görülüyor ama Aileler Konuşmaktan Çekiniyor
Uzmanlar, 5 yaş sonrası devam eden gece alt ıslatmanın Enürezis Nokturna olarak tanımlandığını belirtiyor. Dr. Günay, "Okul çağı çocuklarının yaklaşık %10’u bu problemi yaşıyor ancak aileler toplum baskısı nedeniyle konuşmaktan çekiniyor" ifadelerini kullandı. Bu suskunluk, sorunun büyümesine ve çocukların özgüven kaybı yaşamasına neden olabiliyor.
Basit Önlemlerle Büyük Sonuçlar Alınabiliyor
Gece altını ıslatma sorunu, çoğu zaman basit önlemlerle kontrol altına alınabiliyor. Dr. Günay, ailelere şu önerilerde bulundu:
-
Gece yatmadan 2 saat önce sıvı alımını kısıtlayın.
-
Yatmadan önce çocuğunuzun tuvalete gitmesini sağlayın.
-
Gece uykuya daldıktan 1-1.5 saat sonra çocuğu idrar için uyandırın.
-
Şekerli ve kafeinli gıdaları hayatınızdan çıkarın.
Bu adımların etkili olmadığını düşünen ailelerin ise mutlaka bir uzmana başvurması gerektiğini belirten Günay, özellikle 6 ay gibi uzun süre kuru kaldıktan sonra tekrar başlayan gece ıslatmalarında dikkatli olunması gerektiğini söyledi.
“Bu Süreci Birlikte Aşabiliriz” – Ailelere Uzmandan Anlamlı Mesaj
Dr. Öğr. Üyesi Neslihan Günay, açıklamalarını şu sözlerle tamamladı:
“Unutmayın, bu durum çocuğun suçu değildir. Ailelerin destekleyici tutumu, çocuğun özgüvenini korumada çok kıymetlidir. Erken dönemde yapılacak doğru müdahalelerle hem çocuğun hem de ailenin yaşam kalitesi ciddi şekilde artar. Gelin bu problemi birlikte çözelim.”
