Psikolojik Danışman Ebru Özgün Sağır, mevsimsel değişimlerin ruh sağlığı üzerindeki etkilerine dikkat çekerek doğayla insan arasındaki derin bağı ve bu bağın psikolojik yansımalarını değerlendirdi. Sağır, “Doğa her haliyle insanın varoluşuna hizmet eder. Değişimleriyle adeta insana bir ayna tutar” diyerek, mevsim geçişlerinin yalnızca çevremizi değil, iç dünyamızı da etkilediğini vurguladı.
Doğa Değişirken İnsan da Değişiyor
İnsan bedeninin biyolojik saatinin, yani “sirkadiyen ritim”in, başta uyku düzeni olmak üzere birçok fizyolojik süreci yönettiğini belirten Sağır, bu ritmin büyük ölçüde gün ışığına bağlı olarak çalıştığını ifade etti. Mevsim geçişlerinde değişen gün ışığı süresi, serotonin (mutluluk hormonu) ve melatonin (uyku hormonu) seviyelerinde dalgalanmalara yol açarak ruh halimizi etkileyebiliyor.
Güneşin Işığı, Ruhun Işığı
Özellikle kış aylarında azalan güneş ışığı nedeniyle birçok kişi depresif ruh haline bürünebiliyor. Bu durum bazı bireylerde “Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu” (Seasonal Affective Disorder – SAD) adı verilen depresyon türüne dahi yol açabiliyor. Yazın uzun ve aydınlık günleri enerji ve neşe getirirken, kışın kısa ve karanlık günleri ruhsal çöküntüyü tetikleyebiliyor.
Baharın İki Yüzü: Umut mu, Kaygı mı?
Bahar ayları genellikle canlanma ve tazelenmeyle anılsa da, bazı bireyler için bu dönem kaygının arttığı bir süreç olabilir. Ebru Özgün Sağır, özellikle kaygı bozuklukları yaşayan bireylerde baharla birlikte “bahar anksiyetesi” görülebildiğini ifade etti. Artan enerji ve sosyal beklentiler, içsel huzursuzluğu tetikleyebilir.
Mevsimsel Ruhsal Dalgalanmalar
Depresyon, anksiyete gibi psikolojik sorunlar mevsimsel geçişlerde daha da belirgin hale gelebiliyor. Sağır’a göre; halsizlik, umutsuzluk, sinirlilik, dikkat dağınıklığı gibi belirtiler bu dönemlerde daha sık yaşanıyor. Ruhsal hassasiyeti yüksek bireyler, bu değişimlere karşı daha savunmasız hale geliyor.
Ruh Sağlığını Korumak İçin Öneriler
Ebru Özgün Sağır, mevsim geçişlerini daha sağlıklı atlatmak için şu önerilerde bulundu:
• Gün ışığından faydalanın: Sabah saatlerinde güneş ışığına maruz kalmak serotonin üretimini destekler.
• Düzenli egzersiz yapın: Fiziksel aktivite, ruh halini dengeleyen endorfin ve serotonin seviyelerini artırır.
• Beslenmeye dikkat edin: Mevsimlere uygun, taze sebze ve meyveler tüketmek bağışıklığı ve ruh halini destekler.
• D vitamini ve magnezyum alın: Eksiklikleri depresyon riskini artırabilir; takviyeler doktor gözetiminde alınmalıdır.
• Uyku düzeninizi koruyun: Her gün aynı saatte uyuyup uyanmak sirkadiyen ritmi destekler.
• Kendinize şefkat gösterin: Duygusal dalgalanmaları kabullenin, geçici olduklarını unutmayın.
• Gerekirse psikolojik destek alın: Özellikle bilişsel davranışçı terapi (BDT), olumsuz düşünce kalıplarının fark edilmesine ve değiştirilmesine yardımcı olabilir.
Doğayla Uyum, Ruhla Denge
Psikolojik Danışman Ebru Özgün Sağır, doğayla birlikte ruhsal olarak da değiştiğimizi kabul etmenin önemine vurgu yaparak, bu süreci anlamak ve gerekli önlemleri almak ruh sağlığını korumanın en doğal yollarından biridir dedi. Mevsim geçişlerinin farkında olmak ve bu değişimlere uyum sağlamak, duygusal dengeyi sağlamada güçlü bir adımdır.