Tokat'ın hayat kaynağı, bereketli toprakların can suyu Almus Barajı, son yılların en dramatik su seviyesi düşüşlerinden birini yaşıyor. Baraj sularının gözle görülür biçimde çekilmesiyle birlikte, bir zamanlar derin suların örttüğü geniş araziler adeta yeniden keşfedildi. Bu durum, bölgedeki kuraklık endişelerini artırsa da, girişimci çiftçiler için beklenmedik bir tarım fırsatını da beraberinde getirdi. Traktörleriyle bu yeni topraklara giren çiftçiler, umutlarını ekmeye başladı.
"Dört Yıl Önce Burası Deniz Gibiydi, Şimdi Kayalar Ortada!"
Bölgeye yaklaşık dört yıl önce çalışmak için gelen Mehmet Bingöl, Almus Barajı'ndaki bu çarpıcı değişimin canlı tanıklarından. "Almus’a dört yıl önce ilk geldiğimde, barajın ortasında gururla dalgalanan sadece Türk bayrağımız görünüyordu
Uçsuz bucaksız bir denizi andırıyordu adeta" diyerek geçmişi anımsatan Bingöl, bugünkü manzarayı ise şu sözlerle ifade ediyor: "Şimdi o bayrak direğinin dibindeki kayalar tamamen gün yüzüne çıkmış durumda. Su seviyesi inanılmaz derecede geriledi. Geçen yıla oranla yağışlar fena olmasa da, dört yıl öncesine kıyasla durum gerçekten endişe verici."
"Almus Barajı; Tokat, Gazova ve Reşadiye’nin Can Damarıdır!"
Mehmet Bingöl, Almus Barajı'nın sadece tarımsal sulama için değil, aynı zamanda bölge ekonomisi ve ekosistemi için de hayati bir role sahip olduğunun altını çiziyor. "Bu baraj; Tokat merkez, bereketli Gazova ve Reşadiye ovası için adeta bir can damarı niteliğinde. Tarımın yanı sıra, burada ciddi bir balıkçılık faaliyeti de yürütülüyor.
Tutulan balıklar, dünyanın dört bir yanına ihraç edilerek ülke ekonomisine katkı sağlıyor" diyen Bingöl, umut dolu bir temenniyle sözlerini noktalıyor: "Tek dileğimiz, bu yıl yağışların bol ve bereketli olması, barajımızın yeniden o eski, görkemli su seviyelerine kavuşması."
