Geceleri sık sık uyanmak, zayıflayan idrar akışı ve bir türlü tam boşalamama hissi... 40'lı yaşlardan sonra pek çok erkeğin yaşam kalitesini düşüren bu belirtiler, genellikle iyi huylu prostat büyümesine işaret ediyor. Ancak bu durumun bir kader olmadığını belirten Medicana Sivas Hastanesi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Gökhan Gökçe, modern tedavi yöntemleriyle bu 'gizli kabusun' sona erdirilebileceğini vurgulayarak, özellikle tedaviyle ilgili korkuların yersiz olduğunun altını çizdi.
Ne Zaman Ameliyat Gerekir?
İyi huylu prostat büyümesinin her zaman ameliyat gerektirmediğini belirten Prof. Dr. Gökhan Gökçe, öncelikle ilaç tedavisi gibi yöntemlerin denendiğini ifade etti. Ancak bazı durumlarda cerrahi müdahalenin kaçınılmaz olduğunu söyledi: "Eğer idrar çok zayıf akıyorsa, hastanın şikayetleri günlük yaşamını ciddi şekilde etkiliyorsa, idrar kesesi tam boşaltılamadığı için hastaya sonda takılması gerekmişse veya ilaç tedavisine rağmen bir düzelme olmuyorsa ameliyat seçeneğini değerlendiriyoruz. Prostat ameliyatındaki amacımız, idrar yolunu tıkayan ve sonradan büyüyen 'adenom' adını verdiğimiz dokuyu çıkarmaktır."
Tedavide 'Kişiye Özel' Yöntemler Dönemi
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte prostat ameliyatlarında "tek tip" bir yöntem kalmadığını vurgulayan Prof. Dr. Gökçe, her hastanın durumuna özel bir tedavi planı çizdiklerini belirtti. "Klasik yöntemlerden biri olan TUR ameliyatında, idrar yolundan özel bir aletle girilerek prostat dokusu parça parça kesilerek çıkarılır. Bunun yanı sıra Greenlight lazer ile büyüyen prostat dokusunu buharlaştırdığımız veya Plazmakinetik gibi farklı enerji türlerini kullandığımız yöntemler de mevcut. Hangi yöntemi seçeceğimize hastanın şikayetleri, prostatın büyüklüğü ve hastanın beklentileri doğrultusunda karar veriyoruz. Uygun hastaya doğru yöntemi uygulamak, tedavi başarısını ve hasta konforunu en üst seviyeye çıkarıyor" dedi.
En Büyük Korkuya Net Cevap: HOLEP ve Cinsellik
Prof. Dr. Gökçe, özellikle ileri teknoloji bir yöntem olan HOLEP (prostatın lazer ile çıkarılması) hakkında bilgi verirken, erkeklerin en büyük endişesine de net bir yanıt verdi. "Erkekler bu tür operasyonlarda cinsel yaşamlarının olumsuz etkileneceğinden korkabiliyor. Ancak özellikle HOLEP ameliyatı gibi modern tekniklerde meni kanallarına hiçbir zarar verilmez. Bu nedenle operasyon sonrası meninin gelişi devam eder ve hastalarımız tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi dahi olabilirler."
Ayrıca HOLEP yönteminin, kan sulandırıcı kullanan veya kalp-akciğer rahatsızlığı olan riskli hastalarda bile güvenle uygulanabildiğini ekleyen Gökçe, erkeklere çağrıda bulundu: "Bu sorunları yaşamak zorunda değilsiniz. Tedaviden ve ameliyattan korkarak hayat kalitenizi düşürmeyin. Bir uzmana danışarak size en uygun çözümü bulabilirsiniz."