Bahar aylarının gelişiyle Sivas’ta doğa yeniden canlanırken, görünmeyen ancak hayati risk taşıyan kene tehdidi de yeniden gündeme geldi. Özellikle kırsal alanlarda yaygın olarak görülen Hyalomma marginatum türü keneler, Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsünü taşıyarak insan sağlığı için ciddi bir tehlike oluşturuyor.

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi, bu ölümcül hastalığın tanı ve tedavisinde sadece Türkiye'de değil, dünyada da önde gelen merkezler arasında yer alıyor. Hastanenin klinik deneyimi, uzman kadrosu ve ileri tanı teknolojileri, KKKA ile mücadelede büyük avantaj sağlıyor.

KKKA hangi keneden ulaşıyor?

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nazif Elaldı’ya göre, bölgedeki kenelerin yüzde 90’ı Hyalomma soyuna, bunların da yüzde 80’i KKKA’nın ana taşıyıcısı olan Hyalomma marginatum türüne ait.

Keneler yalnızca KKKA değil; Lyme hastalığı, Q ateşi, Anaplazmoz ve daha pek çok enfeksiyonu da insanlara bulaştırabiliyor. Özellikle tarım ve hayvancılıkla uğraşanların risk grubunda olduğu belirtiliyor.

Sivas’ta bu yıl ilk vakalar görüldü

2025 yılı Nisan ayından itibaren Sivas Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde 7 erişkin hastaya KKKA teşhisi konuldu. Uzmanlar, bu vakaların takip ve tedavisinde başarı oranının yüksek olduğunu belirtiyor.

Kene ısırmasından korunmak mümkün mü?

Prof. Dr. Elaldı, kenelerden korunmak için şu önerilerde bulundu:

Açık renkli kıyafetler tercih edilmeli

Pantolon paçaları çorap içine sokulmalı

Doğa dönüşü mutlaka vücut kontrol edilmeli

Keneye çıplak elle dokunulmamalı

Çıkarılan kene doğaya atılmamalı, alkol içeren kapalı kutuda saklanmalı

Bu önlemler, hastalığın bulaşma riskini en aza indiriyor. Keneye maruz kalındıysa sağlık kuruluşuna başvurmak hayati önem taşıyor.

Hastalık belirtileri neler?

Kene tutunmasından sonra 1 ila 3 gün içinde halsizlik, ateş, baş ve kas ağrısı gibi belirtiler ortaya çıkabiliyor. Bazı vakalarda iç kanama dahi görülebiliyor. Erken teşhis, hem hastanın hayatını kurtarıyor hem de hastalığın yayılmasını önlüyor.

Sivas’taki hastane dünya genelinde fark yaratıyor

Sivas Uygulama ve Araştırma Hastanesi, KKKA tedavisinde sadece klinik başarılarıyla değil, aynı zamanda bilimsel araştırmalarıyla da öne çıkıyor. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi iş birliğiyle yürütülen çalışmalar; hızlı tanı yöntemleri, yeni tedavi yaklaşımları ve aşı geliştirme gibi konuları kapsıyor.

Türkiye genelinde KKKA’nın ölüm oranı %5 civarındayken, bu oran dünya ortalamasının (yaklaşık %10-40) oldukça altında. Uzmanlar, bu başarının ardında Sivas’taki sağlık altyapısı ve erken müdahale sisteminin olduğunu vurguluyor.

KKKA sadece bir sağlık sorunu değil toplumsal bir sınav

2002’den bu yana Türkiye’nin özellikle kırsal kesimlerinde her yıl artan KKKA vakaları, toplumun her kesimini ilgilendiriyor. Hastalığın en çok orta yaş grubu erkeklerde görülmesinin nedeni ise tarla ve hayvan işleriyle daha fazla uğraşmaları.

Sivas’tan tüm Türkiye’ye uyarı

Prof. Dr. Elaldı, KKKA konusunda halkın bilinçlenmesinin altını çizerek, şüpheli durumlarda sağlık kuruluşlarına zaman kaybetmeden başvurulması gerektiğini hatırlatıyor.

Sivas, KKKA ile mücadelede sergilediği disiplinli sağlık çalışmalarıyla Türkiye’ye örnek olmanın yanı sıra, küresel sağlık politikalarında da adından söz ettiriyor.

Kaynak: Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Bülten