Tokat'ın Zile ilçesinde yaşayan 86 yaşındaki emekli asker Hami Paslıoğlu, azmi ve sanata olan tutkusuyla parmak ısırtıyor. Tam 40 yıldır, dağlardan kendi elleriyle topladığı, kimsenin belki de dönüp bakmayacağı ağaç dallarını, evinin odunluğundan dönüştürdüğü mütevazı atölyesinde el emeği göz nuru bastonlara çeviriyor.
ODUNLUKTAN SANAT ATÖLYESİNE UZANAN 40 YILLIK HİKAYE
Dört çocuk babası Hami Paslıoğlu'nun baston yapma serüveni, askeriyeden emekli olduğu 1985 yılında başlamış. "Boş duracağıma bu şekilde zamanımı değerlendirmek istedim" diyen Paslıoğlu, evinin odunluğunu küçük bir atölyeye dönüştürmüş.
O günden bu yana, tam 40 yıldır doğayla iç içe yaşıyor, dağlardan topladığı ve artık belki de özelliğini yitirmiş ağaç parçalarına yeniden hayat veriyor.
KIZILCIK VE PALAMUT AĞACINDAN EL EMEĞİ BASTON
Hami Dede, bastonlarının uzun ömürlü olması için gövdesini kızılcık ağacından, sağlam ve estetik tutma saplarını ise palamut ağacından yapıyor. Kullandığı aletler ise oldukça mütevazı: Kıl testeresi, törpü ve zımpara... Bu basit aletlerle ahşaba şekil vermekle kalmıyor, aynı zamanda baston başlarına ince ince desenler işleyerek geleneksel el işçiliğinin de yaşamasına katkı sunuyor.
Paslıoğlu, "Bastonun uzun ömürlü olmasını isterlerse kızılcık ağacından yapıyorum. Bastonun baş kısımlarını da palamut ağacından yapıyorum. Kıl testeresi, törpü ve zımpara ile bastonun baş kısımlarına desen veriyorum" diyerek işinin inceliklerini anlatıyor.
86 yaşında, 40 yıllık bir tutkuyla doğadan topladığı dalları sanat eserine dönüştüren Hami Dede'nin hikayesi, azmin, sabrın ve üretmenin en güzel örneklerinden birini sunuyor.
