İzmir'in Ödemiş ilçesini esir alan ve geniş bir araziyi saniyeler içinde yutan büyük orman yangınından geriye, yürekleri dağlayan simsiyah bir manzara kaldı. Ancak bu kapkara felaketin tam ortasında, alevlerin dokunmaya cüret edemediği yaklaşık 4 dönümlük bir zeytinlik, adeta bir umut vahası gibi parlayarak görenleri hayrete düşürüyor.
ATEŞ ÇEMBERİNİN ORTASINDA BİR KALKAN
Yangının küle çevirdiği dağlık arazinin uydudan bile fark edilen görüntülerinde, dört bir yanı kömüre dönmüş bir vadinin merkezinde yemyeşil kalan zeytinlik bahçesi dikkat çekiyor. Alevler, bu alanın etrafını tamamen sarmasına rağmen, bahçenin içine tek bir adım bile atamadı. Peki, bu inanılmaz olayın sırrı neydi? Bir mucize mi, yoksa bilinçli bir önlem mi?

Cevap, toprağın kendisinde gizli.
FELAKETİ ÖNLEYEN BASİT YÖNTEM
Yangına meydan okuyan bu zeytinliğin, alevlere karşı doğal bir kalkan görevi görmesinin nedeni, sahibinin uyguladığı basit ama hayati bir tarım tekniğiydi. Yangından aylar önce sürülen ve üzerindeki yanıcı ot örtüsünden tamamen temizlenen toprak, alevlerin ilerleyebileceği bir yakıt bulmasını engelledi. Alevler, çıplak ve işlenmiş toprağa geldiğinde adeta bir duvara çarparak ilerleyişini durdurmak zorunda kaldı.
Bu çarpıcı görüntü, orman ve tarım arazisi yangınlarıyla mücadelede en etkili önlemlerden birinin ne olduğunu acı bir tecrübeyle yeniden gözler önüne serdi. Sürülmüş alanlar, yani "yangın emniyet şeritleri", alevlerin hızını keserek hem zararı azaltıyor hem de itfaiye ekiplerinin müdahalesi için kritik bir zaman ve alan kazandırıyor.