Sivas'ın simgesi ve Türkiye'nin milli değeri olan Kangal köpekleri, bu kez ilkokul öğrencilerinin kalbinde taht kurdu. Gücü, sadakati ve koruyucu özellikleriyle dünyaca tanınan bu özel ırk, Sivas'taki bir Kangal çiftliğinde minik misafirlerini ağırladı. Geleneksel yaşamla modern yaşamın kesiştiği bu anlamlı buluşma, çocukların ekran bağımlılığından kısa bir süreliğine de olsa uzaklaşarak doğayla ve hayvanlarla vakit geçirmesinin önemini bir kez daha gözler önüne serdi.

Minik Ellerden Yavru Kangallara Sevgi Şöleni

Özel bir okuldan gelen yaklaşık 90 kişilik öğrenci grubu, "Anadolu'nun aslanı" olarak bilinen Kangal köpeklerini yakından tanımak için çiftliğin yolunu tuttu. Çocuklar için hem eğitici hem de keyifli geçen bu gezide en büyük ilgi odağı ise çiftliğin yavru kangalları oldu.

Minik öğrenciler, devasa cüsselerine rağmen son derece sevimli olan yavru Kangal köpeklerini ellerine alıp sevdi, onlara mama vererek besledi. Teknolojiyle iç içe geçen günlük rutinlerinden bir mola veren çocuklar, koruyucu ve sadık bu milli değeri yerinde gözlemleme fırsatı buldu. 3. sınıf öğrencisi Kaan Alp Kaya, yaşadığı mutluluğu dile getirirken, "Tüm okulla beraber Sivas Kangallarını sevmeye geldik. Kangala dokununca sanki kendi köpeğimmiş gibi hissediyorum. Telefon, tablet ve televizyonla vakit geçirmek yerine koruyu ve tatlı Kangallımızı seviyoruz," sözleriyle duygularını ifade etti.

Uzmandan "Kangal Terapisi" Vurgusu "Yaşamaları Gereken Gerçeklik Bu"

Uzman Kangal yetiştiricisi Hüseyin Yıldız, çocukların bu ziyaretinden duyduğu gururu ve memnuniyeti dile getirdi. Yıldız, yüzlerce öğrencinin ekrandan uzak kalarak doğayla ve Kangal köpekleriyle buluşmasının önemine dikkat çekti.

Yıldız, öğrencilere Kangal'ın turizm elçisi rolünü ve karakteristik özelliklerini anlatarak, bu ırkın milli değer olarak ne kadar kıymetli olduğunu aktardıklarını belirtti. "Çocukların ekrandan uzak buralara gelip görmeleri, bizleri ayrıca gururlandırdı. Bu durum çocukları ekran bağımlılığından uzaklaştırıyor," diyen uzman yetiştirici, çocukların doğaya karşı sevgi geliştirmesinin gelecekteki gelişimleri için hayati önem taşıdığını vurguladı.

Hüseyin Yıldız, yaşananları bir tür "terapi" olarak nitelendirerek şu çarpıcı sözlerle konuşmasını tamamladı: "Çocuklar ve Kangallar arasında çok ciddi bir sevgi bağı oldu. Çocuklar ve minik Kangallarımız birbirlerini unutmayacaklar. Bu aktiviteler tam olarak terapidir. Çocukları doğaya alıştırın, gencecik fidan olarak yetişsinler. Çocukların yaşaması gereken gerçeklik bu aktivitelerdir."

Toprağa Hayallerini Eken Kadınların Başarı Hikayesi
Toprağa Hayallerini Eken Kadınların Başarı Hikayesi
İçeriği Görüntüle

Sivas'ın bu özel çiftliğinde kurulan sevgi bağı, sadece bir okul gezisinden öte, milli değerlerimize sahip çıkmanın, doğayla bütünleşmenin ve çocukları modern çağın dayattığı ekran esaretinden kurtarmanın ne kadar mümkün ve değerli olduğunu gösteren unutulmaz bir deneyim olarak kayıtlara geçti.

Kaynak: İHA