Sivas, sokaklarında adım başı karşınıza çıkan Selçuklu ve Osmanlı eserleriyle adeta yaşayan bir açık hava müzesi. Bu kadim şehrin manevi hazinelerinden biri olan ve mütevazı yapısına rağmen Sivaslıların gönlünde devasa bir yere sahip olan Şems Camisi, 2025 yılının sonlarına yaklaştığımız şu günlerde de şehrin en canlı noktalarından biri olmaya devam ediyor. Ancak bu camiyi özel kılan sadece mimarisi değil, tabelasındaki resmi tarih ile rivayetler arasındaki şaşırtıcı fark.
Tabelanın Ötesindeki Gizemli Tarih
Caminin girişinde yer alan tabelaya bakıldığında, yapının inşa tarihi Hicri 1276, Miladi 1860 olarak görülüyor. Yine aynı tabelada caminin banisi (yaptıranı) ve mimarının bilinmediği ifade ediliyor. Ancak tarih sayfaları aralandığında karşımıza çok daha derin bir geçmiş çıkıyor. Ünlü seyyah Evliya Çelebi, 1596 yılındaki notlarında bu bölgeden bahsederken "Sivas Efendi" ifadesini kullanıyor. Tarihçiler ve rivayetler, Çelebi’nin bahsettiği yapının, şehrin manevi mimarlarından Şemseddin Sivasi tarafından yaptırılan veya ondan miras kalan bu cami olduğunu işaret ediyor. Bu durum, caminin aslında tabelada yazan tarihten yaklaşık 300 yıl daha eski, köklü bir geçmişe sahip olduğunu gösteriyor.
Bir Mescitten Doğan Mahalle Kültürü
Şems Camisi, sadece ibadet edilen bir yapı olarak kalmamış, bulunduğu bölgenin kaderini de değiştirmiştir. Rivayetlere göre dervişleriyle birlikte bu bölgeye yerleşen Şemseddin Sivasi Hazretleri, buraya bir mescit, bir okul ve bir çeşme inşa ettirerek bölgenin bir "mahalle" hüviyeti kazanmasını sağlamıştır. Cami de ismini, bölgeyi hem maddi hem manevi olarak ihya eden bu büyük zattan almıştır. Caminin hemen yanı başında bulunan Şeyh Hasan Zaviye'si türbesi de bu manevi atmosferi tamamlayan en önemli parçalardan biri olarak varlığını sürdürüyor.
Yıkımdan Doğuşa: Aslına Uygun Vefa

Yüzyılların yorgunluğunu taşıyan bu tarihi yapı, yakın geçmişte büyük bir değişim geçirdi. 2016-2017 yılları arasında gerçekleştirilen kapsamlı bir yeniden yapım projesiyle cami adeta küllerinden yeniden doğdu. Proje kapsamında caminin tarihi minaresi korunarak onarılırken, gövde kısmı aslına uygun olarak yıkılıp yeniden inşa edildi. Bu çalışma, modern zamanlarda tarihe gösterilen vefanın en güzel örneklerinden biri olarak Sivas tarihine geçti.
2025 Yılında Bile Dolup Taşıyor
Bugün takvimler 2025’i gösterirken Şems Camisi, modern binaların arasında sıkışıp kalmış bir yapı değil; aksine Sivas’ın kalbinin attığı yerlerden biri. Yazın sıcağında serin avlusu, kışın ayazında ise sıcak atmosferiyle vatandaşları ağırlıyor. Sivaslılar, atalarından miras kalan bu emanete sahip çıkmaya devam ediyor. Özellikle vakit namazlarında cami cemaatle dolup taşarken, Şemseddin Sivasi'nin yüzlerce yıl önce ektiği manevi tohumların, bugün hala aynı duvarlar arasında yeşermeye devam ettiği görülüyor.