04 Aralık 2025
weather
5°
42,4543 %0.02
49,6914 %0.27
5.730,65 % -0,17
Ara
Bizim Sivas Haber ÖZEL HABER Sivas'ın O Sokaklarında Artık O Sesler Yok! Aşık oyunu Nedir?

Sivas'ın O Sokaklarında Artık O Sesler Yok! Aşık oyunu Nedir?

Sivas'ın O Sokaklarında Artık O Sesler Yok! Bin Yıllık O Türk Mirası 'Aşık Oyunu' Teknolojiye Nasıl Yenildi? Aşık Oyunu Nedir? Detaylar Haberimizde...

MUHABİR: Selim Çetinkaya
Okunma Süresi: 3 dk

Sivas'ta bir zamanlar çocuk kahkahalarıyla çınlayan tarihi sokaklar, şimdilerde yerini dijital ekranların sessiz ve soğuk ışığına bıraktı. Gelişen teknoloji çağı; tablet, telefon ve bilgisayarları çocukların yeni oyun alanı haline getirirken, Sivas'ın kadim sokak kültürü de bu değişimden derin bir yara alıyor. Bir neslin tüm çocukluğunu süsleyen, sosyalleşmenin temel taşı olan o eski oyunlar, artık unutulmaya yüz tutan bir miras haline geldi. Bu kayıp hazinenin en önemli ve en eski temsilcilerinden biri de asırlardır oynanan 'Aşık Oyunu'.

Bin Yıllık Miras: 'Aşık' Nedir, Neden Bu Kadar Değerliydi?

Aşık oyunu, sadece Sivas'ın değil, Türkistan'dan Anadolu'ya göç eden tüm Türk coğrafyasının ortak bir kültürel değeridir. Bu kadim oyun, koyun ve keçilerin arka bacaklarında bulunan 'aşık' adı verilen dört yüzlü özel bir kemikle oynanır. Bu kemik, bir oyun aracından çok daha fazlasıdır; binlerce yıllık bir kültürün Sivas sokaklarına taşınmış somut bir parçasıdır. Kemiğin sahip olduğu dört farklı yüzü vardır ve bu yüzler; cuk, çik, tok, allı ve kazak gibi özel isimlerle anılır. Oyunun tüm kaderini ve stratejisini, atılan aşığın hangi yüzü üzerine düştüğü belirlerdi. Sivas'taki çocuklar için bu, şanstan çok bir beceri ve denge meselesiydi.

Sivas'ın Unutulan Heyecanı: 'Zıdalı' Oyunu ve 'Enek' Ustalığı

Unutulmaya yüz tutmuş bu oyunun Sivas'ta en çok bilinen ve oynanan türlerinden biri de 'Zıdalı' olarak biliniyordu. Zıdalı, tam bir denge, strateji ve günümüzün popüler oyunlarını aratmayacak bir nişan alma becerisi gerektirirdi. Oyunun kuralları basit ama ustalaşması zordu: Her oyuncu eşit sayıda aşık kemiğini ortaya koyar, yere 'zıda' adı verilen bir daire çizilir ve bu kemikler dairenin tam ortasına tek sıra halinde özenle dizilirdi. İşte asıl ustalık, 'enek' adı verilen özel aşıkla başlardı. Oyuncular, genellikle daha iri olan veya içi kurşunla doldurularak ağırlaştırılan 'enek'lerini kullanarak dairedeki aşıklara nişan alırdı. Amaç, 'enek' ile yapılan atışla daire içindeki aşıkları dışarı çıkarmaktı. Dışarı çıkarmayı başaran oyuncu, o aşıkları kazanırdı. Bu, Sivas sokaklarında büyük bir rekabet ve heyecan yaratırdı.

Teknoloji Mirası Yendi: 'Enek' Gitti, Ekran Geldi

Bugün Sivas'ta bu oyunu bilenlerin veya hatırlayanların sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. 'Enek' atmanın verdiği o fiziksel haz, 'zıda'dan aşık çıkarmanın sevinci ve arkadaşlarla kurulan gerçek sosyal bağlar, yerini teknoloji devrimine ve dijital oyunlardaki sanal başarılara bıraktı. Ekranlara hapsolan yeni nesil, bu kadim eğlenceden ve Sivas'ın bu köklü geleneğinden bihaber büyüyor. Aşık oyunu da, Sivas'ın diğer birçok unutulan mirası gibi, dijital çağın gölgesinde sessizce mazideki yerini korumaya ve yeniden hatırlanmayı beklemeye devam ediyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *