Sivas'ta kış mevsimi kapıya dayanmışken, bir dönemin en sıcak ve vazgeçilmez geleneği sessiz sedasız sona eriyor. Evlerin baş tacı olan el emeği, göz nuru yün yorganlar artık sadece anılarda ve nostaljik köşelerde yer alıyor. Şehirdeki yün yorgan, yastık ve döşek satan esnaflar, işlerinin durma noktasına geldiğini ve bu kış itibarıyla yün satışı yapan dükkanların neredeyse tamamen kapandığını belirtiyor.

Bir Zamanların Kış Hazırlığı Şimdi Sadece Hatıra
Bundan on yıl öncesine kadar Sivas'ta kışa girerken her evde büyük bir telaş yaşanırdı. Yün yorganlar havalandırılır, iğne ipliğe sarılarak yeni yorganlar diktirilir ve o kendine has yün kokusu tüm sokakları sarardı. Bugün ise o ritüel, genç neslin tanımadığı, büyüklerin ise hasretle andığı bir hatıraya dönüştü. Sivaslı zanaatkarlar, artık kimsenin yün yorgan yaptırmak için gelmediğini, geleneksel el sanatının göz göre göre eridiğini vurguluyor.

Elyaf Ürünlerin Yükselişi: Ucuzluk ve Kolaylık Kazandı
Yün yorganın piyasadan çekilmesindeki en büyük etken, bakımının kolay ve fiyatının uygun olması nedeniyle hızla popülerleşen elyaf ürünler oldu. Hazır yorgan ve yastıkların her bütçeye uygun fiyatlarla sunulması, bir usta emeğiyle haftalar süren yün yorganların rekabet şansını tamamen ortadan kaldırdı. Tüketici, doğal ve sağlıklı olan yün yerine, pratikliği tercih etti.
Esnaf Tükeniyor, Ustalık Sanatı Yok Oluyor
Gelenekle birlikte Sivas’ın yün işleyen, yorgan diken usta sayısı da dramatik bir şekilde azaldı. Yıllarını bu mesleğe adamış olan son ustalar, en büyük dertlerinin çırak yetiştirememek olduğunu dile getiriyor. Eskiden kış öncesi yoğunluktan dükkanlara adım atılmazken, şimdilerde gün içinde tek bir müşterinin bile uğramadığı belirtiliyor. Bu durum, sadece bir ekonomik kaybı değil, aynı zamanda yüzyıllık bir zanaat bilgisinin de yok oluşunu simgeliyor.
Sivas’ın soğuk kışlarında insanları sıcacık tutan, büyük bir sabır ve el emeğiyle yapılan yün yorganlar, bir kültürün ve geleneksel üretim biçimlerinin modern hayata yenilişini temsil ediyor. Sivas esnafı, kaybedilenin sadece bir iş kolu değil, bir yaşam biçiminin sıcaklığı olduğunu belirtiyor.