Sivas, Türk halk ozanlığının zirve ismi Âşık Veysel için düzenlenen önemli bir sempozyuma ev sahipliği yaptı. Ancak Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi'ndeki etkinliğe, usta ozanın 16 yılını "gölgesi gibi" takip eden duayen gazeteci Yücel Yönal'ın sitemi damga vurdu. Yönal, "Âşık Veysel hakkında kimsenin bilmediği birçok bilgiyi biliyorum" demesine rağmen kendisine söz hakkı verilmemesine isyan etti.
16 Yıl Boyunca "Gölgesi Gibi" Takip Etti
Sivas Fidan Yazıcıoğlu Kültür Merkezi'ndeki sempozyum, Âşık Veysel'in mirasını onurlandırmak için düzenlendi. Katılımcılar arasında, Sivas'ta uzun yıllar çeşitli gazete, dergi ve haber ajanslarında görev yapmış duayen gazeteci Yücel Yönal da vardı. Yönal, 1957 yılında bizzat tanıştığı Âşık Veysel’i tam 16 yıl boyunca, vefatına kadar adım adım izlediğini belirtti. Bu süreçte usta ozanın sadece sanatını değil, "gölgesi gibi" yanında olarak yaşam felsefesini de yakından gözlemleme fırsatı buldu.
“Sivas Denilince Akla Gelen İlk İsimdir”
Bizim Sivas gazetesine özel açıklamalarda bulunan Yücel Yönal, sempozyumun düzenlenmesinden büyük mutluluk duyduğunu ve duygulandığını ifade etti. "Bu etkinlik, Âşık Veysel'in unutulmayacak bir miras olduğunu gösterdi," diyen Yönal, Veysel'in Sivas için paha biçilmez bir değer olduğunu vurguladı. Yönal, "Sivas denilince ilk akla gelen Âşık Veysel’dir. O, bu toprakların dünyaya açılan penceresidir. Yapılan bu tarz etkinlikler, Veysel'in dünyaya mal olmuş bir insan olarak değerini gözler önüne seriyor," şeklinde konuştu.
"Sadece Sempozyumla Kalmamalı" Çağrısı
Usta gazeteci, bu değerli kültürel mirasın yaşatılması için sadece sempozyumların yeterli olmayacağını da belirtti. Âşık Veysel'in adının sürekli canlı tutulması gerektiğini ifade eden Yönal, "Âşık Veysel unutulmamalı. Fotoğraf sergileri, konserler ve farklı etkinliklerle de sürekli yaşatılmalı. Bu mirasa hep birlikte sahip çıkmalıyız" diyerek önemli bir çağrıda bulundu. Bu sözler, ozanın mirasının daha geniş kitlelere yayılması gerektiğinin altını çizdi.
Sempozyumdaki Büyük Sitem: “Beni Üzdü!”
Yönal, etkinlikle ilgili mutluluğuna rağmen derin bir hayal kırıklığı yaşadığını da sözlerine ekledi. Ozanı 16 yıl boyunca adım adım izlemiş, onunla sayısız anı paylaşmış biri olarak kürsüde yer almayı beklediğini belirten Yönal, bu beklentisinin karşılıksız kalmasına sitem etti. Konuşmasını şu çarpıcı ifadelerle tamamladı: "Yapılan bu sempozyumda, tam 16 yıl boyunca adeta Veysel'i gölgesi gibi takip etmiş biri olarak bana da bir söz hakkı verilmesini isterdim. Âşık Veysel hakkında kimsenin bilmediği birçok bilgiyi ben biliyorum. Bana söz hakkı verilmemesi beni üzdü ve hayal kırıklığına uğrattı."
