Sivas Medicana Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Celal Alandağ, dünyada her 8 ila 10 kadından birinin kanserle mücadele ettiğini ve kansere yakalanmış her üç kadından birinde ise en sık görülen tür olan meme kanserinin tespit edildiğini belirterek, erken teşhisin hastaların yaşam kalitesinde ve süresindeki belirleyici rolünün altını çizdi.
Meme kanseri, dünya genelinde kadınlarda en sık karşılaşılan kanser türü olarak hem görülme sıklığı hem de kansere bağlı ölümlerin baş nedenlerinden biri olmasıyla öne çıkıyor. Global istatistiklere göre, her 8 ila 10 kadından biri yaşamı boyunca kansere yakalanıyor ve bu kanserli kadınların şok edici bir oranı, yani her üçünden biri meme kanseri teşhisi alıyor.
Hastalığın erken evrede teşhis edilmesi durumunda büyük ölçüde tedavi edilebilmesi, farkındalık çalışmalarını hayati hale getiriyor. Bu sebeple her yıl ekim ayı, "Meme Kanseri Farkındalık Ayı" olarak belirleniyor.
Sivas’ta Pembe Alarm: "Bir Sonraki Durak Mamografi"
Bu kritik duruma dikkat çekmek amacıyla Sivas Medicana Hastanesi ve Sivas Belediyesi iş birliğinde önemli bir farkındalık projesi hayata geçirildi: "Bir Sonraki Durak Mamografi." Proje kapsamında otobüs durakları pembeye boyanarak, şehirde yaşayan vatandaşlarda erken tanı bilincinin oluşturulması ve taramanın önemi vurgulanması amaçlandı.
Sivas Medicana Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Celal Alandağ, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, meme kanserinin hem en sık görülen hem de maalesef en çok ölüme neden olan kanser türlerinden biri olduğunu yineledi. Doç. Dr. Alandağ, "Dünyada ortalama 8 ila 10 kadından biri kansere yakalanıyor. Kansere yakalanmış her 3 kadından 1’inde ise meme kanseri görülüyor" diyerek verilerin ciddiyetini ortaya koydu.
Erken Teşhis Edilmezse Ömür Boyu Tedavi Riski
Doç. Dr. Alandağ, kanser tedavisinde erken teşhisin önemine dikkat çekerek, evrenin hastanın yaşam süresini ve tedavi sürecini doğrudan belirlediğini ifade etti.
"Kanseri erkenden teşhis ettiğimiz zaman, örneğin erken evre diye adlandırdığımız Evre 1, 2 ve 3’teki hastalarımızda 6 ay ila 1 yıl kadar tedavi aldıktan sonra tamamen iyileşme şansı doğuyor ve sadece kontrollere çağrılıyor," diyen Alandağ, aksi durumda yaşanabilecek tabloyu şöyle özetledi: "Ancak 4. evre hastalık olduğu zaman hastanın ömür boyu tedavi alması gerekiyor. İleri seviyede bir kanser evresi tespit edildiyse, bu hastaların %100 iyileşme şansı kalmıyor ve hayat boyu tedavi almak zorundalar."
Erken dönemde tespit edilen hastalığın ameliyat, kemoterapi, hormonal tedavi, akıllı ilaçlar ve ışın tedavisi gibi koruyucu tedavilerle yüzde 90 oranında tekrarlamadığını da sözlerine ekledi.
Uzman Uyarısı: 40 Yaş Sonrası Mamografi Şart
Doç. Dr. Celal Alandağ, tarama yöntemleri hakkında da bilgi vererek özellikle 40 yaşından sonra yılda bir kez Mamografi ile taramaların önerildiğini belirtti.
Ancak Uzman Alandağ, 30 yaşından sonra her kadının meme kanserine karşı bilinçli olması ve düzenli olarak kendi kendine meme muayenesini yapabilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca yılda bir kez hekim eşliğinde klinik meme muayenesinin de ihmal edilmemesi gerektiğini ekledi. Sivas’ta Medicana ve Belediyenin hayata geçirdiği "Bir Sonraki Durak Mamografi" gibi projelerin, farkındalık oluşturmada ve dolayısıyla hayat kurtarmada büyük rol oynadığını kaydetti.
