Sivas'ın kalbinde yer alan ve şehrin en önemli tarihi yapılarından biri olan Meydan Camii, 1.5 yıl süren kapsamlı restorasyon çalışmalarının ardından yeniden ibadete ve ziyarete açıldı. Bu açılışla birlikte cami, yaz aylarında memleketlerine gelen gurbetçilerin, Sivaslıların ve şehri ziyaret eden turistlerin akınına uğradı. Ancak ziyaretçileri, yenilenmiş duvarların ve ihtişamlı mimarinin ötesinde, caminin avlusunda yatan 429 yıllık bir sır bekliyor.
Hasret Bitti, Meydan Yeniden Canlandı
Yaklaşık 1.5 yıldır kapalı olan ve titiz bir restorasyon sürecinden geçen Tarihi Meydan Camii, yenilenen yüzüyle Sivas'a yeniden kazandırıldı. Caminin açılışı, özellikle avlusunda (hazire) medfun bulunan Sivas'ın manevi sultanı Şeyh Şemseddin Sivasî'nin kabrini ziyaret etmek isteyenler için büyük bir ilgi kaynağı oldu. Ziyaretçiler hem yenilenen camide ibadet etmenin huzurunu yaşıyor, hem de bu büyük alimin kabri başında dualar ediyor.
Türbenin Duvarındaki Gizemli Şifre
Ziyaretçilerin yoğun ilgi gösterdiği Şeyh Şemseddin Sivasî Kümbeti'nin duvarında asılı duran metal levha ise, pek çok kişinin fark etmediği tarihi bir sırrı barındırıyor. Üzerinde Osmanlıca bir dörtlüğün yer aldığı kitabe, basit bir tanıtım yazısından çok daha fazlası. Şair Kadri tarafından kaleme alınan dörtlüğün son mısrası olan "Nûrla olsun musaffâ merkadi" (Mezarı nurla tertemiz olsun), aslında Osmanlı'nın "tarih düşürme" sanatının eşsiz bir örneği.
Bu mısradaki harflerin ebced hesabına göre sayısal değerleri toplandığında, Hicri takvimle 1005 yılı, yani Miladi 1596-1597 tarihi ortaya çıkıyor. Bu tarih, büyük alim Şeyh Şemseddin Sivasî'nin vefat ettiği ve kümbetinin inşa edildiği yılı işaret ediyor. Yani, şairin bir duası, aynı zamanda 429 yıl öncesine ait şifreli bir tarih vesikası niteliği taşıyor.
Sivas'ın Manevi Sultanı: Şeyh Şemseddin Sivasî
"Kara Şems" lakabıyla da tanınan ve kitabede "Kutb" (zamanın manevi direği) olarak anılan Şeyh Şemseddin Sivasî, yaşadığı dönemin en büyük alim ve mutasavvıflarından biriydi. Halvetiyye tarikatının Şemsiyye kolunun kurucusu olan bu büyük zat, Sivas'ın ve Anadolu'nun manevi hayatına yön vermiş bir liderdi.
Meydan Camii'nin yeniden açılması, Sivaslılara sadece tarihi bir ibadethaneyi geri kazandırmakla kalmadı, aynı zamanda şehrin kalbinde yatan bu gibi derin tarihi ve manevi sırları yeniden keşfetmek için de bir fırsat sundu. Camiye gelen ziyaretçiler, şimdi hem yenilenmiş bir mabedde olmanın hem de duvarlarına işlenmiş asırlık bir gizeme tanıklık etmenin ayrıcalığını yaşıyor.
