Kışları sert ve çetin geçen, adı adeta karla özdeşleşen Sivas, sahip olduğu doğal bir hazineyle yaz turizminde de adından sıkça söz ettiriyor. Şehrin Gürün ilçesinde adeta bir nazar boncuğu gibi parlayan Gökpınar Gölü, yaz aylarının sonuna yaklaşılmasına rağmen popülaritesinden hiçbir şey kaybetmiyor. Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında on binlerce ziyaretçiyi ağırlayan bu doğa harikasının Eylül ayı boyunca da hareketli günler yaşaması bekleniyor.
YEŞİLİN VE MAVİNİN EŞSİZ DANSI
Gökpınar Gölü'nü diğerlerinden ayıran en önemli özelliği, adeta bir akvaryumu andıran berraklığı ve göz alıcı turkuaz rengi. O kadar duru bir suya sahip ki, gölün tabanındaki bitkiler ve yüzen balıklar çıplak gözle rahatlıkla izlenebiliyor. Etrafını saran yemyeşil doğasıyla birleştiğinde ise ortaya kartpostallık manzaralar çıkıyor. Bu eşsiz güzellik, sıcak yaz günlerinde serinlemek, doğayla iç içe olmak ve unutulmaz anılar biriktirmek isteyen yerli turistlerin, gurbetçilerin ve Sivas halkının bir numaralı kaçış noktası haline geldi.
SİVAS'IN YAZ TURİZMİNDEKİ GİZLİ SİLAHI
Sivas denilince akla ilk olarak tarihi yapılar ve kış turizmi gelse de, Gökpınar Gölü bu algıyı yıkarak şehrin yaz aylarındaki potansiyelini de gözler önüne seriyor. Özellikle çevre illerden ve Türkiye'nin dört bir yanından gelen ziyaretçiler, gölün büyülü atmosferi karşısında hayranlıklarını gizleyemiyor. Yaz boyunca devam eden yoğunluğun, havaların hala güzel seyrettiği Eylül ayında da sürmesi bekleniyor. Uzmanlar, bu tür doğal alanların Sivas'ın turizm çeşitliliğini artırdığını ve şehrin sadece bir kış destinasyonu olmadığını kanıtladığını belirtiyor.
Yazın son demlerini huzurlu ve büyüleyici bir atmosferde geçirmek isteyenler için Gökpınar Gölü, Eylül ayında da tüm güzelliğiyle ziyaretçilerini bekliyor. Eğer yolunuz Sivas'a düşerse, bu doğal akvaryuma uğramadan şehirden ayrılmayın.
