Neredeyse her birimizin hayatında en az bir kez "kuluncum ağrıyor" ya da "kasım tutuldu" dediği o sinsi ve can sıkıcı ağrının altından ciddi bir sendrom çıkabilir. Sivas Numune Hastanesi Algoloji (Ağrı) Uzmanı Dr. Erkan Özduran, toplumda her 100 kişiden 85'inin ömründe en az bir kez yaşadığı bu durumu, "kasların fısıltısı" olarak nitelendirerek önemli uyarılarda bulundu.
Tıp dilinde "Miyofasiyal Ağrı Sendromu" olarak bilinen bu rahatsızlık, kas, bağ ve tendonlarda ağrı, hassasiyet ve hareket kısıtlılığı ile kendini gösteriyor. Özellikle masa başında uzun saatler geçirenler, yoğun stres altında olanlar ve sürekli aynı hareketleri tekrar edenler büyük risk altında. Uzm. Dr. Erkan Özduran, bu kronik ağrıların en çok boyun, omuz ve sırt bölgelerinde kümelendiğini belirtti.
AĞRININ KAYNAĞI NE?
Dr. Özduran'a göre bu yaygın sorunun temelinde modern yaşamın getirdiği alışkanlıklar yatıyor. Kötü duruş (postür), yönetilemeyen stres ve vücudu zorlayan tekrarlayıcı hareketler, kaslarda gergin bantların ve hassas noktaların oluşmasına neden oluyor. Bu durum, yaşam kalitesini ciddi şekilde düşüren inatçı ağrılara yol açıyor.
İĞNEDEN EGZERSİZE KİŞİYE ÖZEL ÇÖZÜMLER
Peki, bu ağrı kader mi? Uzm. Dr. Özduran'a göre kesinlikle değil. Tedavinin kişiye özel planlandığını belirten Dr. Özduran, çözüm yollarını şöyle sıraladı: "Tedavi yaklaşımları, basit ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlardan çeşitli fiziksel yöntemlere kadar uzanır. Germe ve postür egzersizleri, TENS cihazları, şok dalga tedavisi (ESWT) ve masaj, sık başvurduğumuz yöntemlerdir."
Dr. Özduran, tedaviye dirençli ve daha inatçı vakalarda ise girişimsel tedavilerin devreye girdiğini belirterek, "Kuru iğneleme ya da ağrılı kastaki o gergin bant içerisine lokal anestezik enjeksiyonu gibi yöntemlerle başarılı sonuçlar alabiliyoruz," dedi.
ASIL ANAHTAR: YAŞAM TARZINI DÜZENLEMEK
Ancak tüm bu tedavilerin başarısındaki en kritik rolü, kişinin kendi hayatında yapacağı değişiklikler oynuyor. Dr. Özduran, bu noktanın altını özellikle çizdi: "Tüm tedaviler içerisinde stres yönetimi, kaliteli bir uyku (uyku hijyeni) ve özellikle ev ile iş yerindeki vücut duruşumuzu iyileştirecek ergonomik düzenlemeler hayati rol oynamaktadır. Zira kasların fısıltısı olan kulunçları dinlemek ve yeniden doğrulmak, ağrıya geçit vermemenin anahtarıdır."
