Sivas Sebze Hali’nde tezgâhlar yeniden çedene kokusuyla doldu. Kentte özellikle sonbahar aylarında rağbet gören çedene, hem lezzeti hem de kültürel anlamıyla dikkat çekiyor. Hal esnaflarından Hayrettin Bozdağ, çedeneye olan ilginin her yıl arttığını belirterek, çedenenin Sivas’ın asırlık bir geleneği olduğunu vurguladı.
Bozdağ, “Çedene Sivas’ın asırlık lezzetidir. Halkımız özellikle köylerden gelip çedene alıyor, evlerinde kendi buğdaylarıyla kavurga yapıyorlar. Bu gelenek yıllardır sürüyor” diyerek, hem nostaljik hem de yöresel bu tadın kent kültüründeki önemine değindi.
Kendi buğdayıyla kavurga hazırlayan köylüler
Sivas’ta “kavurga” olarak bilinen geleneksel atıştırmalık, buğdayın çedene (menengiç) ile kavrulmasıyla hazırlanıyor. Özellikle köylerde yaşayanlar, yazın hasat ettikleri buğdayı kavurga için saklıyor. Sonbaharda çedene bulduklarında ise kendi üretimleriyle birleşen bu tat, hem sofraların hem de dost sohbetlerinin vazgeçilmezi oluyor.
Bozdağ, köylerden gelenlerin kendi buğdaylarını da yanında getirdiğini belirterek, “Köyden gelenler kendi buğdaylarını getiriyor, burada çedene alıp evlerinde kavurga yapıyorlar. Çocuklar da büyük bir iştahla yiyor” ifadelerini kullandı.
Kavurga, sadece bir atıştırmalık değil bir kültür
Kavurga, Sivas’ta sadece bir yiyecek değil; aynı zamanda kış akşamlarının sıcak geleneği olarak biliniyor. Ailelerin soba başında toplanıp kavurga kavurması, geçmişten bugüne süregelen bir alışkanlık olarak yaşatılıyor. Özellikle köy kahvelerinde ve misafirliklerde ikram edilen kavurga, Sivas’ın misafirperverliğini de temsil ediyor.
Bozdağ, “Eskiden uzun kış gecelerinde kavurga yapılır, soba başında sohbetler edilirdi. Bugün bile bu geleneği yaşatan çok insan var” diyerek sözlerini tamamladı.