Sivas’ın kültürel kimliğini yüzyıllardır yaşatan el sanatları, bugün yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Şehrin geçmişine damga vuran “Sivas ağızlığı” ve kalem işi hediyelik eşyalar, artık sadece birkaç usta zanaatkârın elinde şekilleniyor. Yeni neslin ilgisizliği, teknolojinin etkisi ve çırak eksikliği, bu kadim zanaatları tarihin sayfalarına doğru itiyor.

Bir dönem Sivas çarşılarında en çok aranan hediyelikler arasında yer alan el yapımı ürünler, sadece şehrin değil, Anadolu’nun kültürel mirasının da önemli bir parçasıydı. İnce işçiliği ve estetik görünümüyle dikkat çeken bu ürünler, zamanla değişen tüketim alışkanlıkları ve seri üretimin yükselişiyle gözden düştü.

Bir statü göstergesiydi: Sivas ağızlığı

Germişek ya da karamuk ağacının dallarından ustalıkla işlenerek yapılan Sivas ağızlığı, bir dönem sigara içenlerin statü göstergesi olarak görülüyordu. İnce tornalarla şekil verilen ve üzerine sabırla açılan desenlerle süslenen bu ağızlıklar, her biri el emeği bir sanat eseri olarak kabul edilirdi. Ancak sigara alışkanlıklarının değişmesi ve endüstriyel üretimin yaygınlaşmasıyla bu gelenek neredeyse tamamen unutuldu.

Bugün Sivas’ta ağızlık sanatını sürdüren usta sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Kalan birkaç usta, mesleğin kendileriyle birlikte sona ereceğini düşünüyor. Yıllarını bu işe adamış ustalar, “Bu zanaat bizimle bitecek” endişesini taşıyor.

Sivas’ta kış kapıda ama o yaz meyvesine ilgi azalmıyor
Sivas’ta kış kapıda ama o yaz meyvesine ilgi azalmıyor
İçeriği Görüntüle

Kalemliklere sığınan miras da tehlikede

Ağızlık üretimine olan ilginin azalmasıyla birlikte ustalar, aynı tekniklerle el yapımı kalemlikler, kalemler ve çeşitli süs eşyaları üretmeye yöneldi. Bu eserler, Sivas’a gelen ziyaretçilerin ilgisini çeken özgün hediyelikler haline geldi. Ancak bu dönüşüm de el sanatlarını kurtarmaya yetmedi.
Çünkü genç kuşaklar uzun çıraklık süreci gerektiren, sabır ve el becerisi isteyen bu zanaatlara yönelmiyor. Usta-çırak ilişkisiyle aktarılan bilgi birikimi, artık yeni ustalar yetişmediği için kaybolmak üzere.

Kurslar açılıyor ama gelecek belirsiz

Sivas Valiliği, Sivas Belediyesi ve Halk Eğitim Merkezi tarafından açılan kurslar, bu sanatların tanıtımı açısından önemli olsa da kalıcı bir çözüm sağlamıyor. Kurslara katılanların büyük bölümü hobi amaçlı eğitim alırken, mesleği sürdürecek kalıcı çırak sayısı oldukça az.
Bu durum, Sivas’ın yüzyıllardır yaşattığı el sanatlarının geleceği için ciddi bir tehdit oluşturuyor.

Sessizleşen tezgâhlar, kaybolan kimlik

Eğer Sivas’ın bu kültürel değerleri için kalıcı adımlar atılmazsa, yakın bir gelecekte ağızlık ve kalemlik sanatı sadece müze vitrinlerinde sergilenen bir hatıraya dönüşecek.
Bir zamanlar şehrin ruhunu taşıyan o tezgâhlar, artık sessiz. Usta ellerin son feryadı ise, unutulmak üzere olan bir kültürün yankısı gibi Sivas sokaklarında kayboluyor.

Muhabir: Selim Çetinkaya