Son yıllarda hızla artan obezite vakaları, toplum sağlığını tehdit eden ciddi bir sorun haline geldi. Konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan BHT CLINIC İstanbul Tema Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Yunus Topal, dikkat dağınıklığının bile aşırı yeme davranışını tetiklediğine dikkat çekti.
Dr. Topal’a göre, özellikle morbid obezite seviyesinde kilo sorunu yaşayan bireyler için diyet ve egzersiz yeterli olmayabiliyor. Bu noktada devreye giren obezite cerrahisi, kişinin daha az yemesini, daha hızlı doymasını veya alınan besinlerin emilimini azaltarak kalıcı kilo kaybı sağlamayı hedefliyor. Cerrahinin temel amacı; fazla kilolardan kurtulmanın yanı sıra, diyabet, hipertansiyon ve uyku apnesi gibi eşlik eden hastalıkları da kontrol altına almak.
Obezite neden artıyor?
Dr. Topal, obezitenin artışında birden fazla faktörün etkili olduğunu belirterek, bu süreci tetikleyen nedenleri şöyle sıraladı:
Yanlış beslenme alışkanlıkları: Fast-food ve işlenmiş gıdaların yaygınlaşması, yüksek kalori alımına neden oluyor. Lifli gıdalardan uzak beslenme ise tokluk hissini azaltıyor.
Dikkat dağınıklığı: Yemek yerken televizyon, telefon gibi dış uyaranlara maruz kalmak, kişinin ne kadar yediğini fark etmeden fazla tüketmesine yol açıyor.
Hareketsizlik: Teknolojik gelişmeler, günlük hareket ihtiyacını azaltıyor. Asansörler, özel araç kullanımı, masa başı işler ve dijital eğlence alışkanlıkları fiziksel aktiviteyi sınırlıyor.
Genetik ve hormonal faktörler: Tiroid hastalıkları, insülin direnci ve polikistik over sendromu (PKOS) gibi durumlar metabolizmayı yavaşlatıyor. Ailede obezite öyküsü olan bireylerde risk daha yüksek.
Duygusal yeme: Stres, yalnızlık, anksiyete gibi duygular yüksek kalorili gıdalara yönelimi artırıyor. Ayrıca kortizol gibi stres hormonları vücutta yağ depolanmasını kolaylaştırıyor.
Uyku bozuklukları: Yetersiz uyku, iştahı düzenleyen hormonları etkileyerek daha fazla yeme isteği oluşturuyor. Aynı zamanda metabolizmayı yavaşlatıyor.
Cerrahi ile kalıcı kilo kaybı mümkün mü?
Obezite cerrahisinin temeli, mide hacminin küçültülmesi ve besin emiliminin azaltılması üzerine kurulu. Bu sayede kişi daha az yemekle doyabiliyor ve vücut daha az kalori alıyor. Dr. Topal, bu yöntemin morbid obez hastalarda fazla kiloların yarısından fazlasını kalıcı olarak verebileceğini vurguluyor.
Cerrahi sonrası fiziksel hareketliliğin artması, enerji seviyesinin yükselmesi ve sosyal hayatın olumlu etkilenmesi gibi pek çok kazanımın olduğunu belirten Dr. Topal, bu operasyonların yaşam süresini uzattığını ve ölüm riskini azalttığını da ifade etti.
Bazı cerrahi yöntemlerin iştah ve tokluk hissini yöneten hormonlar üzerinde etkili olduğunu belirten Topal, ameliyat sonrası dönemde beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesinin, fiziksel aktivitenin artırılmasının ve psikolojik desteğin cerrahinin başarısını doğrudan etkilediğini söyledi.
