Sivas'ta yaşayan bir vatandaşın cep telefonuna düşen o sıradan görünümlü mesaj, aslında Türkiye'de milyonlarca insanı tehdit eden siber dolandırıcılık ağının ne kadar tehlikeli boyutlara ulaştığını bir kez daha kanıtladı. Artık tesadüfen numara çeviren dolandırıcıların yerini; adımızı, soyadımızı, yaşadığımız şehri ve hatta açık adresimizi dahi bilen, "kişiye özel" tuzaklar kuran organize suç şebekeleri aldı.
Veri Sızıntılarıyla Gelen "Kişiye Özel" Tuzaklar
Geçtiğimiz yıllarda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının kişisel verilerinin sızdırıldığına dair haberler gündemi sıkça meşgul etmişti. Hatta Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'nun pandemi döneminde Sağlık Bakanlığı sistemlerinden bir veri sızıntısı yaşandığını doğrulaması, tehlikenin ne kadar büyük olduğunu gözler önüne sermişti.
İşte o sızdırılan ve 85 milyon vatandaşın ne kadarını kapsadığı tam olarak bilinmeyen veriler, şimdi siber dolandırıcıların elinde birer silaha dönüşmüş durumda. Dolandırıcılar, ellerindeki bu verileri analiz ederek potansiyel kurbanlarının yaşını, yaşadığı bölgeyi, sosyo-ekonomik durumunu analiz ederek hedef odaklı senaryolar geliştiriyor. Sivas'taki vatandaşın telefonuna gelen ve doğrudan adres bilgilerini içeren mesaj da bu korkunç gerçeğin en net kanıtı oldu. Bu durum, dolandırıcıların artık sadece bir telefon numarasına değil, bir kimliğe ve o kimliğe ait tüm hassas bilgilere sahip olduğunu gösteriyor.
Zayıf Anlar Kollanıyor, Güven İstismar Ediliyor
Bu yeni nesil dolandırıcılar, kurbanlarının icra borcu, vergi indirimi, beklediği bir kargo veya devlet yardımı gibi hassas ve zayıf anlarını kolluyor. Ellerindeki verilerle kurdukları senaryolar o kadar inandırıcı oluyor ki, en dikkatli vatandaşlar bile bir anlık boşlukla bu tuzaklara düşebiliyor. Her gün telefonlarımıza farklı uygulamalar üzerinden yağan "Kargonuz adresinize teslim edilememiştir" ya da "Hakkınızda icra takibi başlatılmıştır" gibi mesajlar, bu devasa veri avının sadece görünen yüzü.
Yetkililere Çağrı: Cezalar Caydırıcı Değil!
Siber Suçlarla Mücadele ekipleri ve İçişleri Bakanlığı her ne kadar bu suçlarla aralıksız mücadele etse de, vatandaşlar artık daha somut adımlar bekliyor. Bu tür suçları işleyen kişilere yönelik cezaların caydırıcılığının artırılması ve özellikle kişisel verilerin korunması kanunlarının daha sıkı uygulanması, kamuoyunun en büyük beklentisi. Vatandaşların bu tür mesaj ve aramalara karşı şüpheci yaklaşması, bilinmeyen linklere asla tıklamaması ve kişisel bilgilerini asla paylaşmaması vurgulanıyor.
