Hasat sezonunun başlamasıyla birlikte İç Anadolu'nun kanayan yarası olan anız yakma tehlikesi yeniden gündemde. Çiftçilerin maliyetten kaçmak ve tarlayı daha hızlı ekime hazırlamak için başvurduğu bu yöntem, verimi artırmak yerine toprağı adeta öldürüyor. Konunun uzmanı Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (SBTÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tolga Karaköy, Sivaslı çiftçilere hayati uyarılarda bulundu.
Çiftçinin En Büyük Yanılgısı! Sivaslı Profesör Açıkladı pic.twitter.com/AoCYTacLnS
— Bizim Sivas Gazetesi (@bizimsivascomtr) July 11, 2025
Türkiye'de, özellikle Sivas gibi İç Anadolu kentlerinde hasat sonrası tarlalarda yükselen dumanlar, aslında geleceğin verimini de beraberinde yakıyor. Birçok çiftçi, hasattan sonra tarlada kalan sapları (anız) yakarak hem işçilikten hem de maliyetten kurtulduğunu düşünüyor. Ancak bu işlemin toprağa faydadan çok zararı var. Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (SBTÜ) Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi'nden Prof. Dr. Tolga Karaköy, bu yaygın yanılgının toprağın can damarlarını kestiğini belirtti.
Maliyetten Kaçarken Verimden Oluyorlar

Prof. Dr. Karaköy, çiftçilerin anızı parçalayacak ekipmanlarının olmaması veya bu işlemin getireceği ekstra maliyet nedeniyle yakma yöntemini tercih ettiğini ifade ederek, "Anız yakmanın toprağa hiçbir şekilde faydası yoktur. Aksine, o anızın parçalanıp toprağa karıştırılması, toprağın organik madde miktarını ve besin değerini artırır. Yakma işlemiyle bu zenginlik yok ediliyor," dedi.
Toprağın Altındaki Gizli Katliam: Mikroorganizmalar Yok Oluyor

Anız yangınlarının en büyük zararının gözle görülmeyen kısımda yaşandığını vurgulayan Karaköy, şok edici gerçeği şöyle açıkladı:
"Toprak, başlı başına yaşayan bir mikroorganizmadır. Siz anızı yaktığınızda, o yüksek sıcaklıkla toprağın yapısını bozuyorsunuz. Potasyum, fosfor, çinko gibi bitki için hayati önemdeki besin elementlerini yok ediyorsunuz. En kötüsü de toprakta yaşayan ve verimliliği sağlayan milyonlarca mikroorganizmayı, yani toprağın canını yakarak öldürüyorsunuz."
Sadece Toprak Değil, Canlılar da Yanıyor

Prof. Dr. Karaköy, anız yangınlarının ekolojik bir katliam olduğunu da sözlerine ekledi. "Anızların arasında yaşayan kuşlar, sürüngenler, böcekler gibi birçok canlının yaşam alanını da onlarla birlikte yakmış oluyoruz. Bu, biyolojik çeşitliliğe vurulmuş büyük bir darbedir," diye konuştu.
Yasak ve Cezası Var

Anız yakmanın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı mevzuatlarına göre kesinlikle yasak olduğunu hatırlatan Karaköy, "Bu işlemin tespit edilmesi durumunda ciddi cezai yaptırımlar uygulanmaktadır. Çiftçilerimiz bu konuda duyarlı olmalı," uyarısında bulundu.
Prof. Dr. Karaköy'ün de vurguladığı gibi, anız yakmak toprağa yapılan en büyük ihanetlerden biri. Kısa vadede bir maliyetten kurtardığı düşünülen bu işlem, uzun vadede toprağın verimliliğini, biyolojik zenginliğini ve geleceğini yok ediyor.