Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, son yıllarda sıklığı ve şiddeti artan ani yaz sellerinin iklim değişikliğinin en somut sonuçlarından biri olduğunu belirterek, "İklim değişikliğiyle, önümüzdeki 50 yıl içerisinde aşırı yağışların yol açacağı taşkınları ve selleri giderek artan sıklıkta yaşayacağız. Artık bütün dünyada altyapılar değişmek zorunda," dedi.

Sivas’ta sevilen “Nuri Usta”dan üzücü haber
Sivas’ta sevilen “Nuri Usta”dan üzücü haber
İçeriği Görüntüle

Yaz Selleri Neden ve Nasıl Oluşuyor?

Prof. Dr. Türkeş, yaz sellerinin, çok kısa sürede yağan kuvvetli sağanaklar sonucu kuru toprağın suyu ememesiyle oluştuğunu belirtti. İklim değişikliğinin bu süreci nasıl tetiklediğini ise şu sözlerle açıkladı: "Buharlaşma arttıkça atmosferdeki nem yükseliyor ve ısınan hava daha fazla nem tutabiliyor. Bu nemli ve sıcak hava kütlesine soğuk hava temas ettiğinde, şiddetli sağanaklara ve gök gürültülü fırtınalara neden olan 'konvektif kararsızlık' oluşuyor. Bu yağışlar da sellere, heyelanlara ve su baskınlarına yol açıyor."

Bozkurt Felaketi Bir Uyarıydı

Yanlış kentleşme, bozulmuş araziler ve ormansızlaşmanın bu felaketlerin etkisini katladığını vurgulayan Türkeş, 11 Ağustos 2021'de Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde yaşanan faciayı örnek gösterdi. Türkeş, "Yaşanan felaket, sadece bir doğal afet değil, aynı zamanda doğayla insan yerleşiminin nasıl daha dengeli kurgulanması gerektiğini bize hatırlatan acı bir dersti," ifadelerini kullandı.

"Altyapılar Değişmek Zorunda"

Prof. Dr. Türkeş, artık 100 veya 500 yılda bir olması beklenen aşırı yağışların çok daha sık görüldüğünü, bu nedenle mevcut şehir altyapılarının yetersiz kaldığını belirtti. Çözüm için atılması gereken adımları ise net bir şekilde sıraladı:

"Artık kentlere, şehrin coğrafi özelliklerini, topografyasını ve doğal akarsu ağını dikkate alacak şekilde yeni yağmur suyu drenaj sistemleri kurulması gerekiyor. Kanalizasyon sistemi ile yağmur suyu toplama sistemi mutlaka birbirinden ayrılmalı. Ayrıca, kentlerde üzeri kapatılarak yok edilen bütün eski akarsu yatakları taşkın alanlarıyla birlikte yeniden korumaya alınmalı ve çevresindeki kentleşme kaldırılmalıdır."

Bu adımların atılmaması halinde, gelecekte çok daha yıkıcı sel felaketleriyle karşılaşılmasının kaçınılmaz olduğu uyarısında bulunuldu.

Kaynak: AA