16 Kasım 2025
weather
3°
42,4509 %0,46
49,3576 %0,76
5.551,47 % -1,86
Ara

TÜRK MEDENİYETİ YAPISI 6

YAYINLAMA:

TÜRKİYE’DE KÜLTÜREL YOZLAŞMA VE YABANCILAŞMAYI ÖNLEMEK

Aile ve Eğitim: Kültürel değerlerin en iyi şekilde aktarılacağı ilk ve en önemli ortam ailedir. Anne ve babaların çocuklarına gelenek, görenek, örf ve adetleri sevgiyle ve bilinçli bir şekilde öğretmeleri gerekir. Okullarda kültürel eğitime önem verilmeli, çocukların milli tarih ve kültür bilinci artırılmalıdır.

Medya ve Program Seçimi: Televizyon, sosyal medya ve diğer medya araçlarında kültürel yozlaşmaya yol açan, aile yapısını zedeleyen, milli dile zarar veren yayınlar sınırlandırılmalı, yerine bilgi odaklı ve kültürü destekleyen yapımlar teşvik edilmelidir.

Dil Koruma: Türkçenin korunması için dilimize zarar veren kullanımlar engellenmeli, dil ve müzikteki yozlaşmaya karşı toplumsal bilinç oluşturulmalı, sivil toplum örgütleri ile kampanyalar düzenlenmelidir.

Kültürel Etkinlikler ve Sanat: Atatürk ilkeleri doğrultusunda sanat ve kültür politikaları güncellenmeli, çağdaş ve milli kültür etkinlikleri artırılarak gençlerin bu alanlara ilgisi çekilmelidir.

Yasal Düzenlemeler ve Denetim: Medyada yayınlanan içeriklerin kalite ve milli kültüre uygunluğu denetlenmeli, RTÜK gibi kurumlar bu konuda etkin olmalıdır.

Toplumsal Bilinç ve Sivil Katılım: Toplumun her kesiminde kültürel yozlaşmaya karşı farkındalık artırılmalı, herkesin rol alacağı ortak kültür ve etik değerlerin önemi vurgulanmalıdır.

Bu yöntemler kültürel yozlaşmayı önleme ve yabancılaşmanın azaltılması için bütüncül bir yaklaşım sunmaktadır. Özellikle eğitim, medya denetimi ve toplumsal bilinçlendirme çalışmalarının önemi öne çıkmaktadır.

KÜLTÜREL YOZLAŞMA İLE MÜCADELEDE EĞİTİM 

Eğitim, kültürel yozlaşma ile mücadelede çok etkili bir araçtır. Buna ilişkin temel etkiler ve yöntemler şunlardır:

Kültürel Değerlere Duyarlı Eğitim: Eğitim programlarında öğrencilerin kültürel kimliklerine, dil, din, etnik ve sosyal farklılıklarına saygı gösterilmesi gerekir. Böylece öğrenciler kendi kültürlerini korurken başka kültürlere de saygı duymayı öğrenir, hoşgörü ve çokkültürlülük gelişir. Bu yaklaşım, kültürel farklılıkların zenginlik olarak görülmesini sağlar.

Eleştirel Düşünce Geliştirme: Eğitim, öğrencilere kültürdeki olumsuz ve yanlış değerleri eleştirel süzgeçten geçirme yetisi kazandırmalıdır. Bu sayede dogmatik, baskıcı ve yoz kültürel unsurlar reddedilir, sağlıklı kültürel aidiyet gelişir.

Milli Kültür ve Tarih Bilinci: Eğitimde milli tarih, Türk kültürü ve milli değerlerin doğru ve kapsamlı öğretilmesi, özellikle gençlerde kültürel aidiyetin ve özgüvenin artmasına yardımcı olur. Kültürel yozlaşmanın önüne geçmek için sağlam bir kültürel temel şarttır.

Sosyal Bilinç ve Değerler Eğitimi: Toplumsal dayanışma, saygı, sorumluluk bilinci gibi insani değerlerin eğitimle öğretilmesi, bireylerde kültürel yabancılaşma ve yozlaşmanın önlenmesine katkı sağlar.

Aile Eğitimi ve Toplumsal Katılım: Eğitim sadece okullarda değil, aile ve toplumda da sürdürülebilir. Ailelerin kültürel değerlerin yaşatılması konusunda bilinçlendirilmesi ve toplumsal kültürel etkinliklere gençlerin katılımı desteklenmelidir.

Sonuç olarak, eğitim sistemi hem içerik hem de yaklaşım açısından kültürel değerleri koruyan, geliştiren ve eleştirel bakışı destekleyen biçimde düzenlenmelidir. Bu şekilde kültürel yozlaşma etkili biçimde engellenebilir.

 

         İçinde bulunduğumuz yüzyılda Anadolu İrfanı olarak adlandırdığımız TÜRK İSLAM MEDENİYETİ, çeşitli iç ve dış sınamalardan geçmektedir. Tarih boyunca iç ve dış tehditler MEDENİYET değerlerimiz için hayati tehdit olmuştur. Bin yıl önce ANADOLUYU yurt tuttuk ve vatan kıldık. Bu vatanı namus bildik buna dair tüm bedelleri ödedik topraklarımızı şüheda kanları ile her karışını suladık. Anadolu’nun köklü Türk medeniyet külliyesinin unsurlarının tamamına yakını yakın tehdit altında görünmektedir. 

         Türk İslam medeniyetinin esasını iki ana unsur teşkil eder; İSLAM ve TÜRKLÜK. Bu ana unsurlar birbirlerinin mütekemmim cüzleridir. Yani birbirlerinin tamamlayıcı iki yarısıdır. Birisini diğerine tercih etmek söz konusu değildir. 

Özellikle medeniyeti ayakta tutan temellerimiz ve istikbalimiz olan gençlerimiz; çağın modern hastalığı olarak kabul edilen, bilişimin olumsuz yönleri ile kuşatılmış durumdadır. Yüzyılın son çeyreğinde büyük çapta kültürel erozyon ile karşı karşıya olduğumuzu, Türk töresinin zayıflatıldığını, necip milletimizin birlik ve beraberliğinin temel yapısını oluşturan aile yapısını olan dış odaklı saldırıları, istikbalimiz olan gençlerimizin bir kısmının sorumluluk alamayan donanımsız ve eğitim eksikliği görüntüsü, anamızın ak sütü olarak gördüğümüz Türkçenin kullanım kayıpları ve bizi MİLLET yapan asli unsurların bir kısmının zafiyete uğratılması en önemli ve öncelikli meselelerimizdir. Bu hususlar Türk Medeniyet değerlerinin kayıpları olmadan çareler bulunmalıdır. 

Aziz ve Necip Türk Milletinin medeniyet yolculuğu inkıtaya uğramadan sürecektir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *