Yaz aylarının gelişiyle birlikte birçoğumuzu tatlı bir telaş sardı: fazla kilolardan kurtulma. Ancak bu süreçte yapılan masum hatalar, kilo vermek yerine almamıza neden olabiliyor. Peki, nerede yanlış yapıyoruz? Medicana Bursa Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzman Diyetisyen Veysel Ciğerli, metabolizmayı ateşleyen, tokluk hissini zirveye çıkaran ve zayıflama sürecini keyifli hale getiren o kritik tüyoları açıkladı.

Metabolizmanın Altın Kuralı: "3 Ana, 3 Ara Öğün" Diyet denilince akla ilk gelen aç kalmak olsa da, Uzman Diyetisyen Veysel Ciğerli bu algıyı tamamen yıkıyor. Midenin, ne yenirse yensin 4 saat içinde boşaldığını belirten Ciğerli, "Bir sonraki öğünde kurt gibi acıkıp fazla yemeyi engellemek için 2-2,5 saatte bir beslenmek şart. Kan şekerini dengeleyen ve metabolizmayı sürekli aktif tutan '3 ana, 3 ara öğün' kuralı, zayıflamanın temelidir" diyerek ilk ve en önemli adımı işaret etti.

Kahvaltıyı Atlayanlar Dikkat: Kilo Almak Kaçınılmaz Oluyor! "Sabah uyanınca metabolizma yavaş bir moddadır ve onu uyandırmak sizin elinizde" diyen Ciğerli, kahvaltının gücünü vurguladı. "Siz kahvaltıyı atlayıp öğle yemeğine kadar aç kaldığınızda, yavaşlamış bir metabolizma ile o öğüne oturursunuz. Bu durum, daha fazla yemenize neden olur ve sonuç olarak kilo alımı kaçınılmaz hale gelir. Güne erken saatte dengeli bir kahvaltı ile başlamak, metabolizmayı anında hızlandırarak rahat kilo vermenin kapısını aralar."

Porsiyon Kandırmacası: "O Tabaktaki Yemek Bitince Doyacaksınız!" Zayıflamak isteyenlerin en büyük mücadelesi porsiyon kontrolü. Ciğerli, bu konuda psikolojik bir hilenin altını çiziyor: "Yemek tabaklarınızı ve çorba kaselerinizi küçültün. Böylece 'sadece bir kase çorba' diye kendinizi kandıramazsınız. Psikolojik olarak, küçük de olsa o tabaktaki yemek bittiği zaman beyniniz tokluk sinyalini alır ve kendinizi doymuş hissedersiniz."

Ezber Bozan Ekmek Gerçeği "Ekmek yemeden zayıflanmaz!" diyerek diyet mitlerine meydan okuyan Uzman Diyetisyen Ciğerli, önemli bir noktaya dikkat çekti: "Tam tahıllı ekmek içeren bir diyet, yüksek lif oranı sayesinde acıkmayı geciktirir ve sizi uzun süre tok tutar. Karbonhidrat kaynağı olan ekmeğin sindirimi ağızda başlar ve beyne hızla tokluk sinyali gönderir. Size tavsiyem; öğüne bir parça tam tahıllı ekmeği iyice çiğneyerek başlayın. Bu, öğünün geri kalanını daha kontrollü yemenizi sağlayacaktır. Unutmayın, tam tahıllı ekmekler B12 hariç tüm B grubu vitaminlerinin de temel kaynağıdır."

Zayıflatan Mucize: Lifli Besinler Yapılan araştırmaların lifli besin tüketenlerin daha kolay kilo verdiğini kanıtladığını belirten Ciğerli, lifin faydalarını sıraladı: "Lifler sindirim sisteminden parçalanmadan geçer, bu da uzun süre tokluk sağlar. Kötü kolesterolü düşürür, kabızlığı önler ve kan şekerini dengeler."

Ciğerli'nin mutlaka tüketin dediği lifli besinler ise şöyle:

Paketli Gıdalara ve Tatlı Krizlerine Son! Sağlıklı zayıflamanın bir diğer düşmanının da paketli gıdalar olduğunu ifade eden Ciğerli, "İçerdikleri katkı maddeleri, gıda boyaları ve kimyasallar sağlığınızı tehdit eder. Salça, turşu, tarhana gibi ürünleri evde kendiniz yapın. Hazır bulyonlar yerine kendi et ve tavuk sularınızı hazırlayın" dedi.

Tatlı krizleri için ise çözüm yine doğada: "Diyetinize mutlaka taze veya kuru meyveler, meyveli yoğurtlar ekleyin. Bu doğal şekerler, ara öğünlerde tatlı isteğinizi bastırmak için en sağlıklı yoldur."

Son Dokunuşlar: Su, Hareket ve Uyku Ciğerli, sağlıklı bir yaşam ve kalıcı kilo kaybı için son olarak şu üçlünün altını çizdi:

  • Su: Günde en az 2-2.5 litre su, metabolizmayı hızlandırır ve toksinleri atar. Susamayı beklemeyin.

  • Hareket: Yakın mesafelere yürüyün, asansör yerine merdiven kullanın. Fiziksel aktivite, kilo vermenin en temel faktörüdür.

  • Uyku: Düzenli uyku, metabolizma hızını artırır ve diyete uyumunuzu kolaylaştırır. Unutmayın, kilo kaybı ve uyku arasında doğrudan bir ilişki var.

Kaynak: İHA