Çocukluk yıllarında neredeyse herkesin yaşadığı basit bir boğaz enfeksiyonunun, üzerinden onlarca yıl geçtikten sonra kalbinizi durma noktasına getirebilecek sinsi bir düşmana dönüşebileceğini biliyor muydunuz? Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nden Prof. Dr. Saygın Türkyılmaz, milyonlarca kişiyi ilgilendiren bu gizli tehlikeye dikkat çekerek, erken tanının hayat kurtardığını vurguladı.

Tehlikenin adı: Beta Enfeksiyonu

Her şey, çocuklukta geçirilen ve genellikle önemsenmeyen "Beta hemolitik streptokok" adlı bakterinin yol açtığı bir boğaz enfeksiyonuyla başlıyor. Prof. Dr. Saygın Türkyılmaz, bu enfeksiyonun zamanında ve doğru şekilde tedavi edilmemesi durumunda vücudun bir savunma mekanizması geliştirdiğini, ancak bu mekanizmanın yıllar sonra kalbe, eklemlere, beyne ve yumuşak dokulara saldıran romatizmal ateş hastalığını tetikleyebileceğini belirtti. Tehlikenin en büyük boyutu ise kalpte yaşanıyor; hasar gören kalp kapakçıkları, kişiyi orta yaşlarda ciddi bir kalp yetmezliği riskiyle karşı karşıya bırakıyor.

Sağlıkta yapay zeka kullanımı artıyor
Sağlıkta yapay zeka kullanımı artıyor
İçeriği Görüntüle

Belirtiler onlarca yıl sonra ortaya çıkıyor

Prof. Dr. Türkyılmaz'a göre, bu sinsi hastalığın en korkutucu yanı, belirtilerini hemen göstermemesi. Hastalar genellikle 30'lu, 40'lı yaşlarına geldiklerinde, daha önce kolayca çıktıkları bir merdivende veya hafif bir efor sarf ettiklerinde nefeslerinin kesilmesi gibi şikayetlerle doktora başvuruyor. Prof. Dr. Türkyılmaz, tanı sürecini şöyle anlatıyor: "Ekokardiyografi ile kalp kapaklarını detaylıca inceliyoruz. Kapaklarda bir bozulma tespit ettiğimizde ve hastanın geçmişinde ateşli bir çocukluk hastalığı öyküsü olduğunu öğrendiğimizde, bizim için genellikle tablo netleşiyor."

Tedavide zamanlama kritik: Tamir mi, değişim mi?

Hastalığın tedavisinde hasarın boyutu belirleyici oluyor. Prof. Dr. Türkyılmaz, eğer kalp kapağındaki bozulma ileri düzeyde değilse, önceliklerinin her zaman kapağı tamir etmek olduğunu vurguluyor. Ancak hasar büyükse ve kapak fonksiyonlarını yerine getiremiyorsa, tek çarenin mekanik veya biyolojik kapaklarla değişim olduğunu ifade ediyor. Bu noktada hastanın yaşı, yaşam tarzı ve genel sağlık durumu gibi faktörler devreye girerek en uygun tedavi yöntemi belirleniyor.

En etkili yöntem: Çocuklukta önlem, orta yaşta kontrol

Prof. Dr. Saygın Türkyılmaz, bu ciddi sağlık sorununu engellemenin en temel yolunun altını çiziyor: Çocukluk çağında geçirilen boğaz enfeksiyonlarının ciddiye alınması ve doktor kontrolünde tam olarak tedavi edilmesi. Ancak o yılları geride bırakmış yetişkinler için de umut var. "Hiçbir şikayetiniz olmasa bile, özellikle orta yaş ve üzeri gruptaysanız düzenli kalp kontrollerinizi asla ihmal etmeyin," diyen Türkyılmaz, erken teşhis sayesinde kalp kapaklarındaki sorunun büyümeden kontrol altına alınabileceğini ve yaşam kalitesinin korunabileceğini sözlerine ekledi.

Kaynak: İHA