Sivas'ta havaların soğumasıyla birlikte geleneksel kışlık ürünlere olan talep her yıl olduğu gibi bu sezon da arttı. Ancak bu yıl, özellikle bağışıklığı desteklediği ve uzun süre tok tuttuğu düşünülen pestil, rekor fiyatlarıyla gündeme oturdu. Kentte pestilin kilosunun 500 TL'den satışa sunulması, hem esnafı hem de tüketiciyi zor durumda bırakıyor.

Maliyetlerdeki Artış, Fiyatlara Doğrudan Yansıdı
Pestil fiyatlarındaki bu çarpıcı artışın ardında, üretim sürecindeki neredeyse tüm maliyet kalemlerindeki yükseliş yatıyor. Sivaslı esnaflar, pestil yapımının zahmetli ve uzun bir süreç gerektirdiğini vurguluyor. Özellikle ana hammadde olan dut pekmezinin fiyatındaki artış, yüksek işçilik giderleri ve kurutma sürecindeki enerji maliyetleri, nihai satış fiyatını doğrudan etkiliyor. Üreticiler, bu artan giderler karşısında fiyatları sabit tutmanın neredeyse imkansız hale geldiğini ifade ediyor. Talep yüksek olsa da, yüksek maliyetler fiyatların düşmesine izin vermiyor.

Vatandaşın Alışkanlıkları Değişiyor: Kiloyla Değil, Gramla Alınıyor
Yüksek fiyatlar, tüketici davranışlarında da belirgin bir değişime yol açmış durumda. Önceki yıllarda kış hazırlığı kapsamında kiloyla alınan pestil, artık daha çok küçük miktarlarda ve ihtiyaç anında satın alınıyor. Dar gelirli aileler için pestil, eskisi kadar kolay ulaşılabilir bir ürün olmaktan çıktı. Vatandaşlar, bu geleneksel lezzetin sağlık faydalarını bildikleri halde, bütçelerini zorlayan fiyatlar karşısında alım yapmakta tereddüt ettiklerini belirtiyor. Bu durum, temel gıda ürünlerindeki enflasyonun günlük hayata ve kültürel tüketim alışkanlıklarına nasıl yansıdığının da çarpıcı bir örneği.
Talep Düşmüyor Ancak Erişim Kısıtlanıyor
İlginç bir şekilde, fiyatlardaki sert artışa rağmen pestile olan talep tamamen azalmış değil. Sivas gibi kışı sert geçen bir bölgede, doğal ve enerji veren geleneksel gıdalara olan yönelim sürüyor. Soğuk havaların daha da etkili olmasıyla önümüzdeki günlerde talebin artabileceği öngörülüyor. Ancak bu talep, yüksek fiyat bariyeri nedeniyle satış hacmine tam olarak yansımayabilir. Durum, hem üretici-esnafın kâr marjını korumakta zorlandığı, hem de tüketicinin sevdiği bir ürünü alamadığı bir ikilem yaratıyor.