Eylül ayının ortasında Sivas'ta havaların serinlemesi ve yaprakların sararmasıyla gelen o güzel sonbahar manzarası, birçok kişi için bitmek bilmeyen hapşırık, burun akıntısı ve kaşıntı anlamına geliyor. Eğer siz de bu dertten muzdaripseniz, yalnız değilsiniz. Memorial Antalya Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Arif Keleşoğlu, sonbahar alerjisinin bir kader olmadığını belirterek, şikayetleri yüzde 80'e varan oranda azaltacak kritik bilgileri paylaştı.
GİZLİ DÜŞMANLAR: POLEN, KÜF VE AKARLAR
Genellikle "saman nezlesi" olarak bilinen sonbahar alerjisinin, bağışıklık sisteminin polen, küf sporları ve ev tozu akarlarına karşı aşırı tepki vermesiyle ortaya çıktığını belirten Dr. Keleşoğlu, "Bu durum basit bir nezle gibi görünse de kişinin yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürür. Sürekli hapşırma, öksürük, burun akıntısı ve gözlerde sulanma, daha da önemlisi mevcut astım hastaları için atakları tetikleyebilir" uyarısında bulundu.
RİSK GRUBUNDA MISINIZ? BU UYARI SİZE!
Peki, kimler daha dikkatli olmalı? Dr. Keleşoğlu, özellikle genetik yatkınlığı olanlar, astım hastaları, çocuklar ve yaşlıların daha hassas olduğunu belirtti. Ancak en çarpıcı uyarı, ilkbahar alerjisi yaşayanlara geldi: "Eğer ilkbahar aylarında polenlerden şikayetçiyseniz, sonbaharda da benzer bir tablo yaşama ihtimaliniz oldukça yüksek."
"BÜTÜN KIŞ SÜREBİLİR" TEHLİKESİ
Bu alerjinin sadece Eylül ve Ekim aylarıyla sınırlı kalmayabileceğine dikkat çeken Uzm. Dr. Arif Keleşoğlu, "Polenler azalsa bile ev içindeki küf ve ev tozu akarları nedeniyle şikayetleriniz kış ayları boyunca devam edebilir. Tedavi edilmeyen vakalarda semptomlar haftalarca, hatta aylarca sürebilir" dedi.
UZMANINDAN ŞİKAYETLERİ BİTİREN 5 ALTIN KURAL
Dr. Keleşoğlu, hayat kalitesini yeniden kazanmak için şikayetleri yüzde 70-80 oranında azaltacak o basit ama etkili önlemleri şöyle sıraladı:
-
Dışarıyla Teması Azaltın: Polenlerin yoğun olduğu günlerde (özellikle sabah saatlerinde) zorunlu olmadıkça dışarı çıkmayın, ev ve araba pencerelerini kapalı tutun.
-
Evinizi Kaleniz Yapın: Klima filtrelerini düzenli olarak değiştirin. Evdeki nem oranını yüzde 30-50 arasında tutarak alerjinin en büyük tetikleyicilerinden olan küf oluşumunu engelleyin.
-
"Eve Hoş Geldin" Duşu Alın: Dışarıdan eve geldiğinizde ilk iş olarak kıyafetlerinizi değiştirin ve duş alın. Bu, üzerinize yapışan polenlerden kurtulmanızı sağlar.
-
Tıbbi Destekten Çekinmeyin: Doktorunuzun önereceği antihistaminik ilaçlar, burun spreyleri ve ileri vakalarda alerji aşıları (immünoterapi) son derece etkilidir. Astım riski taşıyorsanız, inhaler'ınızı yanınızdan ayırmayın.
-
Mutfaktan Destek Alın: C vitamini açısından zengin meyveler (portakal, mandalina), omega-3 içeren besinler (balık), probiyotikler (yoğurt, kefir) ve D vitamini, bağışıklık sisteminizi destekleyerek alerjiyle mücadelenize dolaylı yoldan yardımcı olur.