Çocukluk çağı kanserleri, bir ailenin duyabileceği en yıkıcı haberlerden biri. Ancak tıp dünyasındaki baş döndürücü gelişmeler, bu zorlu mücadelede her geçen gün daha fazla umut ışığı yakıyor. Memorial Sağlık Grubu Medstar Antalya Hastanesi Çocuk Onkolojisi Bölümü'nden Prof. Dr. Volkan Hazar, son yıllarda geliştirilen ve Türkiye'de de başarıyla uygulanan yenilikçi tedavi yaklaşımları sayesinde tedavi başarısının yüzde 70'leri aştığını müjdeledi.
"SAĞ KALIM ORANLARI BELİRGİN ŞEKİLDE ARTTI"
Her yıl dünyada yaklaşık 400 bin çocuk ve ergenin kanser tanısı aldığını belirten Prof. Dr. Hazar, bu hastalığın çocuklar için önde gelen ölüm nedenlerinden biri olduğuna dikkat çekti. Ancak son 50 yılda pediatrik onkoloji alanında devrim niteliğinde adımlar atıldığını vurgulayan Hazar, "Yüksek gelirli ülkelerde kanserli çocukların yüzde 80'inden fazlası iyileşiyor. Bu tedavi yaklaşımlarının büyük bir kısmına erişilebilen ülkemizde de tedavi başarısı yüzde 70'leri aşmış durumda. Bu, lösemilerden beyin tümörlerine kadar birçok kanser türünde sağ kalım oranlarının belirgin şekilde arttığı anlamına geliyor" dedi.
Prof. Dr. Hazar, günümüzdeki modern yaklaşımların sadece hastalığı tedavi etmeyi değil, aynı zamanda tedaviye bağlı uzun dönemli yan etkileri (geç toksisiteler) azaltarak çocukların yaşam kalitesini artırmayı hedeflediğini belirtti.
İŞTE UMUT VEREN 6 ÖNEMLİ YENİLİK
Prof. Dr. Volkan Hazar, çocukluk çağı kanserleriyle mücadelede çığır açan ve yüz güldüren sonuçlar alınmasını sağlayan 6 temel yeniliği şu şekilde sıraladı:
-
Hedefe Yönelik Tedaviler: Geleneksel kemoterapinin aksine, sadece kanserli hücreleri tanıyan ve onlara saldıran "akıllı ilaçlar", sağlıklı hücrelere daha az zarar veriyor.
-
İmmünoterapiler: Vücudun kendi bağışıklık sistemini, kanser hücrelerini bir düşman olarak tanıması ve onlarla savaşması için eğiten tedaviler.
-
İmmün Kontrol Noktası İnhibitörleri: Kanser hücrelerinin bağışıklık sisteminden saklanmak için kullandığı "fren" mekanizmalarını devre dışı bırakarak, bağışıklık sisteminin kansere saldırmasını sağlayan ilaçlar.
-
Genomik Tabanlı ve Kişiselleştirilmiş Tedavi: Her hastanın tümörünün genetik haritasını çıkararak, doğrudan o tümöre özgü en etkili ilacın seçildiği, "terzi usulü" tedavi yaklaşımı.
-
Tedaviye Bağlı Geç Etkilerin Azaltılması: Tedavi planlamalarını, yıllar sonra ortaya çıkabilecek kalp, böbrek gibi organ hasarlarını veya diğer sağlık sorunlarını en aza indirecek şekilde optimize etme stratejileri.
-
Kök Hücre ve Gen Tedavisi: Özellikle yüksek riskli lösemi ve bazı solid tümörlerde, hastalıklı hücreleri yok ettikten sonra sağlıklı kök hücre nakli yapılması veya hastanın kendi hücrelerinin genetik olarak kanserle savaşacak şekilde yeniden programlanması.