Trendyol 1. Lig'in 16. haftasında Özbelsan Sivasspor, kritik bir deplasman maçı için İstanbul'a gidiyor. 7 Aralık Pazar akşamı İstanbulspor'a konuk olacak kırmızı-beyazlı ekip, 20 puanla 12. sırada yer alıyor. Bu mücadele, sadece üç puan değil, sezonun geri kalanı için bir dönüm noktası olma niteliği taşıyor.
Savunma istatistikleri aldatıcı mı?
Futbolun ilginç çelişkilerinden biri şu anda Sivasspor'da yaşanıyor. İstatistiklere bakıldığında, ligdeki en sağlam takımlardan biri olarak göze çarpıyor. 15 hafta sonunda kalesinde sadece 15 gol gören, yani maç başına ortalama 1 gol yiyen takım, bu yönüyle ligin en az gol yiyen 5 ekibinden biri konumunda. Ancak bu defansif başarı, puan cetvelindeki sıralamaya ve sahada yaratılan oyun coşkusuna ne yazık ki yansımıyor. Savunmadaki disiplin, hücumdaki etkinlik eksikliği ve oyunun genel akışındaki kopukluklar nedeniyle taraftarın beklediği "baskın" kimlik bir türlü ortaya çıkamıyor.
Altıparmak'ın taktiği neden sonuç vermiyor?
Teknik direktör Mehmet Altıparmak'ın göreve gelmesiyle birlikte camiada büyük bir beklenti oluşmuştu. İstatistiksel olarak bazı iyileşmeler görüldü: rakip yarı sahada top kapma, baskılı oyun ve hücuma yönelik aksiyon sayılarında artış gözlemlendi. Fakat futbol nihayetinde bir sonuç sporudur. Bu "sayısal iyileşme", arka arkaya gelen galibiyetlere ve sahada hissedilen bir enerji patlamasına dönüşmeyince, başlangıçtaki heyecan yerini tedirgin bir bekleyişe bıraktı. Taraftarın tribünlerdeki sessizliği, bu beklentinin karşılanamadığının en net göstergesi. Altıparmak'ın oyun felsefesinin meyvelerini toplaması için takımın hücum finalizasyonunda ve sonuç almak konusunda acilen verimliliğini artırması gerekiyor.
4 Eylül Stadı'ndaki sessiz çığlık
Belki de Sivasspor'un oyun taktiklerinden daha büyük bir sorunu var: ev sahibi avantajının kaybolması. Yıllardır rakipler için "çıkılması zor bir kale" olarak bilinen 4 Eylül Stadı, bu sezon aynı atmosferi yaratamıyor. Bunun en önemli nedeni, tribünlerdeki taraftar eksikliği. Takımı zor anlarında itecek, motive edecek "12. adam" faktörünün yetersizliği, özellikle dengenin bozulduğu kırılma anlarında maçın kaderini değiştirecek hamlelerin önünü kesiyor. Bu durum, iç sahadaki puan kayıplarının da arka planındaki önemli etkenlerden biri olarak görülüyor.
Pazar akşamı oynanacak İstanbulspor maçı, tüm bu kara bulutları dağıtmak adına Sivasspor için büyük bir fırsat. Mehmet Altıparmak ve öğrencileri, hem sahadaki performanslarıyla hem de alacakları sonuçla sezon içindeki en kritik sınavlarından birine girecek. Taraftarın, bu zorlu deplasman yolculuğunda takımın arkasında olup olmayacağı da ayrı bir merak konusu. Galibiyet, sadece puan cetvelinde bir sıçrama değil, aynı zamanda kaybolan güveni ve moralı yeniden inşa etmek için de hayati önem taşıyor.
