Sivas’ta modern şehir hayatının gürültüsüne ve hızlı tüketim çılgınlığına inat, sessiz sedasız bir lezzet devrimi yaşanıyor. Tam 10 yıl önce "şehrin ilk pilavcısı" unvanıyla yola çıkan ve o günden beri çizgisini hiç bozmayan mekan, Sivaslıları adeta bir zaman tüneline sokuyor. Kapısından içeri adım atıldığı andan itibaren misafirlerini 1970’lerin naif sıcaklığına götüren işletme, sadece mideleri değil, sunduğu atmosferle ruhları da doyurmayı başarıyor.
Dekorasyon Değil Yaşanmışlık Kokuyor
Mekana girdiğinizde sizi karşılayan ilk şey, sıradan bir restoran görüntüsünden çok öte, yaşanmışlık dolu bir ev sıcaklığı oluyor. Duvarları süsleyen eski Sivas fotoğrafları kentin hafızasını canlı tutarken, köşede yanan kuzine soba kış aylarının vazgeçilmez samimiyetini dükkanın içine yayıyor. Mekandaki her obje, bir dekorasyon ürünü olmaktan ziyade geçmişin izlerini bugüne taşıyan birer hatıra niteliği taşıyor. Sivaslılar, bu otantik ortamda çocukluklarının huzurlu günlerini yeniden hatırlama fırsatı buluyor.
Gramofon Cızırtısında Ruh Dinlendiren Mola
İşletmeyi diğerlerinden ayıran en büyük özellik ise şüphesiz "işitsel" lezzeti. Dijital müziğin ruhsuzluğundan uzak duran mekan, misafirlerini gramofon ve plaklardan yükselen seslerle ağırlıyor. Türk Sanat Müziği’nin en seçkin eserleri, plakların o kendine has cızırtısı eşliğinde mekana yayılıyor. Öğle molasında veya akşam yemeğinde burayı tercih edenler, bir tabak pilavın yanında Zeki Mürenlerin, Müzeyyen Senarların eşsiz tınılarıyla günün yorgunluğunu atıyor. Burada yemek yemek, bir ihtiyaç gidermekten çok, ruhsal bir dinlenme seansına dönüşüyor.
Anne Eli Değmiş Gibi: Sade ve İddialı Menü
Gösterişten uzak, sadeliğin gücüne inanan işletme, menüsüyle de "eski usul" lezzet arayanların favorisi. Anne eli değmiş gibi hazırlanan pilav çeşitleri, damaklarda unutulmaya yüz tutmuş tatları canlandırıyor. Menüde; klasik lezzetten vazgeçmeyenler için "Tavuklu Pilav", et severler için lokum gibi "Kavurmalı Pilav", milli yemeğimizin en güzel eşlikçisi "Kuru Fasulyeli Pilav" ve sadeliği sevenler için "Nohutlu Pilav" yer alıyor. Her biri özenle hazırlanan bu lezzetler, mekanın nostaljik ruhuyla bütünleşiyor.
Sivaslıların Değişmeyen Buluşma Noktası
Açıldığı günden bu yana 10 yıldır kalitesinden ödün vermeyen işletme, Sivas’ın gastronomi haritasında kendine has bir yer edinmiş durumda. Özellikle nostaljiyi seven, soba başında ısınıp Türk Sanat Müziği dinlemek isteyenlerin uğrak noktası olan mekan, kente dışarıdan gelen misafirlerin de ilgisini çekiyor. Şehrin kaosundan kaçıp kısa bir mola vermek isteyenler için Sivas’ın ilk pilavcısı, geçmişin sıcaklığını ve lezzetini aynı tabakta sunmaya devam ediyor.
