Osmanlı tüm incelikleri ile hep gönlümüzde ayrı bir yerde ,sarayda ramazanlar nasıl olurdu ?
Sultan II. Abdülhamid'in kızı Ayşe Osmanoğlu'nun hatıratında hep birlikde dinleyelim ,onların iklimine bürünerek gönül dünyamıza zenginlik katsın .
"Sarayda Ramazanlar çok güzel olurdu. Bir hafta evvel hazırlık başlardı. Temizlik yapılır¸ Kiler-i Hümayun'dan bütün dairelere büyük sürahiler içinde türlü şuruplar¸ birçok iftariyeler gelirdi. Ramazan'ın ilk gecesi bütün dairelerin sofalarına altın yaldızlı kafesler kurulur¸ Harem Ağalarıyla bir imam¸ iki güzel sesli müezzin gelirdi. İlahiler okunarak namaz kılınırdı. Gece kapılar açılır¸ sahur tablaları girer¸ top atılıncaya kadar herkes ayakta kalırdı. Öğle üzeri de her daireye bir hoca gelir¸ vaaz verirdi. Akşam topla beraber zemzem-i şerifle oruç bozulur¸ iftar takımları hazırlanır¸ buzlu limonatalar¸ şuruplar içilirdi. Sarayın harem dairesi¸ Ramazan'da adeta cami haline girer¸ herkes ibadetle vakit geçirirdi."
Öte yandan Harem Dairesi'ndeki Hünkâr Sofası'nda da Ramazan ayı boyunca yoğun manevî programlar icra edilirdi. Burada bu aya mahsus olarak yapılan en önemli faaliyet "Huzur Dersleri" idi. Gelenek haline gelen bu derslerde¸ ulema ile dinî sohbetler ifa edilir¸ mukabeleler yapılır ve mevlitler okunurdu.