Biz Türk milleti olarak neden böyleyiz? Hani biz, cefakardık… Hani biz, fedakardık… Hani biz, en zor zamanlarda birbirimize yardımcı olmak için söz vermiştik… Hani biz, birbirimize destek olup, el ele tutuşacaktık… Bunlar Türk Milleti’nin en belirgin özelliği değil miydi? Türk Milleti olarak neden bu hale düştük? Bizler Maraş, Adana, Kilis, Osmaniye, Gaziantep, Hatay, Malatya, Diyarbakır, Şanlıurfa ve Adıyaman’a kalbimizi, gönlümüzü verirken. Bir taraftan da rantçılar kol geziyor. Daha ilk günden itibaren deprem bölgesine yakın yerlerdeki dinlenme tesisleri ve marketler bir anda fiyatları kat kat artırdı. Gelen büyük tepkiler üzerine geri adım attılar. Hadi bunlar geri adım attı, peki ya ev kiralarını arttıran emlakçılar ve ev sahipleri… Çadır ve karavan fiyatlarını arttıranlar esnaf… Nakliye ücretlerinin kat kat artması… Biz bu duruma aslında yabancı değiliz. Daha önce pandemi sürecinde de biz durumu yaşadık ve gördük. Eğer bu durumun önüne geçilmezse… Bundan sonradaki süreçte; Çürük binalara ruhsat verenleri, binaya inşaat kumu yerine deniz kumu kullananları, malzemeden çalanları, 20 yılda deprem için tek bir önlem almayanları, krizi fırsata çevirip fiyatları arttıranları çokca göreceğiz gibi. Artık, yeni bir sistem getirilmedi. Vicdan ahlakın ibresidir. Ne müteahhidini doyurabildik, ne ev sahibini doyurabildik, ne rantçısını doyurabildik.. Türk Milleti olarak bu fırsatçıları doyuramadık… 50 bin vatandaşımız öldü yine de doyuramadık. Unutmayın! Devlet herkesten ve her şeyden büyüktür. Bunun da kısa sürede çözüleceğine inanıyorum.