“Lafı bırak gereğini yap!” diye yazanlar da oldu ve o an Nişantaşı’nda lak lak ettiğini söylemek iftira olmaz böylelerinin. Gereği şudur: Türkiye cepheden İsrail’e girecek. Onu hatırlatıyorlar.
Ve tabii, İsrail ile Türkiye Cumhuriyeti’nin siyasi ve ekonomik ilişkileri hatırlatılarak, aslında iktidarın İsrail ile derin dost(!) olduğu ima ediliyor…
Bütün bunlar anlaşılır şeylerdir ve niyetlerinizi de pekiyi anlıyoruz. Efendiniz’in yüksek politikasını ve mukaddes hareketinizin bekasını gözetleyerek siyaset yapıyorsunuz. Yapın; Müslümanlığı kullanmadan ve dinin gereği olarak yapmadığınız müddetçe mani yok. Ama bu diplomatik ve siyasi inceliği kardeş saydığınız müslüman halklardan da esirgemeyin.
Türkiye zaten İsrail`e yahut Irak`a fiilen müdahale edecek kudrette olsa, bugün böyle bir şey yaşanamazdı. Gözünüze perde inmediyse bunu bilirsiniz...
İç politika gereği diyorsunuz ama sabahlara kadar sesi iflas edene kadar İsrail`i protesto eden insanların samimiyetine de dikkat edin, saygı göstermeseniz bile edep edin ve susun... Benim ve benim gibilerin çok da umurunda değildir... Ama mübarek efendinizin, yakinen bildiğimiz o ihlaslı tavrıyla bu yakınlarda neşrettiği "Alevi kardeşlerimize başsağlığı dilerim" mesajına benzeyen bir diplomatik mesajına tesadüf edemedik.
Ne oldu sahi?
Metafizik boyuttan yeni bir politika ilhamı mı geldi zat-ı akdeslerine... Bundan böyle ölümün kimliğini sorgulayıp ona göre mi başsağlığı dileyeceksiniz...
Başsağlığı vermeyi insanî değil de siyasi incelik(!) haline getirirsen, gün gelir İşte böyle insanlıktan çıkarsın/çıkarsınız...
İnsanlığınızı da kaybettiniz, başınız sağolsun...