6 Mayıs Dünya Astım Günü yaklaşırken, Memorial Antalya Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü'nden Uzm. Dr. Arif Keleşoğlu, astım hastaları için hayati uyarılarda bulundu.
Bende yok demeyin! #Astım atağını tetikleyen o sebepler pic.twitter.com/et0ACx23kE
— Bizim Sivas Gazetesi (@bizimsivascomtr) May 4, 2025
Dünya genelinde toplumun yaklaşık yüzde 10'unu etkileyen astımın ciddi bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurgulayan Keleşoğlu, özellikle mevsim geçişlerinde tedavinin aksatılmaması gerektiğini belirtti.
Astım yaşam kalitesini düşürüyor, iş gücünü etkiliyor
Astımın, nefes darlığı ve öksürük gibi belirtilerle seyreden, kontrol altına alınabilir bir solunum yolu hastalığı olduğunu hatırlatan Uzm. Dr. Keleşoğlu, hastalığın sadece bireyi değil, ailesini ve iş hayatını da olumsuz etkilediğini söyledi.
"Astım iş gücü kaybına, yaşam kalitesinde bozulmaya neden olur. Ataklar nedeniyle işten uzak kalma, işini layıkıyla yapamama gibi sonuçlar doğurabilir. Yeterince nefes alamamak kişiyi hem psikolojik hem bedensel olarak yıpratır."
Bahar ve sonbahar alarmı: Polenler atağı tetikliyor!
Astım şikayetlerinin özellikle mevsim geçişlerinde arttığına dikkat çeken Keleşoğlu, "Hafif seyirli astımı olanlar bile genellikle ilkbahar ve sonbaharda şikayetlerinin arttığını belirtir. İlkbaharda çiçek ve ağaç polenleri, sonbaharda ise mantarlar ve yabani ot polenleri bu durumu tetikler. Bu dönemlerde hastane ve acil servis başvuruları artar" bilgisini paylaştı.
En kritik uyarı: Tedaviyi kendi başınıza kesmeyin!
Uzm. Dr. Keleşoğlu'nun en önemli uyarısı ise tedaviye uyum konusunda oldu: "Bazı hastalar kendilerini iyi hissettiklerinde tedaviyi bırakabiliyor. Ancak özellikle alerji sezonu olan ilkbahar ve sonbahar ayları öncesinde, şikayetleri artsa da artmasa da mutlaka hekimleriyle görüşmeliler. Tedaviyi nasıl sürdüreceklerini veya ara verip vermeyeceklerini hekimlerinden öğrenmeliler. İlaçların düzenli kullanılması ve hekime başvuruların aksatılmaması şart."
Diğer tetikleyicilere dikkat!
Sigaranın en önemli engellenebilir risk faktörü olduğunu vurgulayan Keleşoğlu, enfeksiyonlardan korunmanın, hava kirliliğinden uzak durmanın, gerekirse maske kullanmanın ve psikolojik gerginliklerden kaçınmanın da astım kontrolünde önemli olduğunu belirtti.
Kontrolsüz astım hayati risk taşıyabilir!
Astımın doğrudan ölüme yol açmasa da kontrol altında olmayan bir astımın ciddi solunum yetmezliği ataklarına neden olabileceğini ve nadiren de olsa ölümcül sonuçlanabileceğini hatırlatan Keleşoğlu, "Astım ciddiye alınmalı, ilaçlar düzenli ve hekimin önerdiği dozda kullanılmalıdır" diyerek sözlerini tamamladı.