Konu hakkında gazetemize açıklamada bulunan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Uygulama ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğr. Üyesi Prof. Dr. Ayşe Vural Özeç, Glokom hastalığının nedeninin halen tam olarak bilinmediğini, dolayısıyla oluşumu engelleme şansının olmadığını belirterek, “Buna rağmen tanı ve tedavi aşamasında çok yol alınmıştır. Tanı aşamasında öncesinde elimizde sadece göz dibi muayenesi ve göz tansiyonu ölçümü var iken günümüzde ilaveten hastalığın ilerleyiş hızı üzerinde de veri sunan görme alanı testi, retina sinir lifi kalınlığı analizi, ön segment analizi testleri ile daha erken ve hızlı tanı takip yapılabilmektedir.” Dedi.
BİREYLER DİKKAT!
Prof. Dr. Ayşe Vural Özeç, “Tüm bu gelişmelere rağmen yine de en önemli rol bireylere düşmektedir. Hiçbir belirti vermeyen bu hastalık için 40-45 yaş sonrası yılda bir kez ve ailede glokomu olan 1. derece akrabası olanlarda daha erken yaşlarda olmak üzere rutin göz tansiyonu ölçümleri erken tanı için çok önemlidir. Glokom tanısı aldıktan sonra tedavi aşamaları, göz tansiyonunu düşürücü damlalar, laser uygulamaları ve cerrahi olarak sıralanabilir.” Şeklinde konuştu.
