KİMLER MEBUS OLABİLİR?
Böyle de soru olur mu? Olmaz tabii ama sormuş bulunduk. On sekiz yaşını ikmal etmiş her Türk vatandaşının vekil olacağını biliyoruz. Biraz küçük değil mi, bu yaş? Psikolog, sosyolg filan gibi unvana sahip kişiler, günümüzde ?erken ergenlik geç olgunlaşma? diye bir durum yaşandığını söylüyorlar. Haa onlar mı? Fesat yayıyorlar, Fatih´in İstanbul´u fethettiği yaştasınız, hem elde hem baştasınız tosunlar. Kanun olduktan sonra, gerisi adalete kalmıştır. Hem bakarsın on sekizinden gün almış birkaç milletvekili meclise girivermiş. Parmak kaldırma becerisine sahip her fert mebus olabilir. Haydi, bütün eller havaya!
Sormuş bulunduk, gayri ne çare? Neden sordum? Sosyal medyada, bazen Sivas´ın güzide oğullarından Hakan Karaca, Meclis-i Mebusan ciddiyetine dair bir metin yayınladı. Avare gönül, derhal kendine durumdan laga luga çıkardı. Mehmet Zeynelabidin Efendi yazmış, Meclis-i Mebusan Konya Milletvekili? Konya Yusuf Ağa Kütüphanesi katalogunda 9521/2? sayıyla kayıtlı ?İslamiyet ve Meşrutiyet? isimli eserden iktibas imiş? Gidip bakmak lazım bu esere? Meşrutiyet formu ile İslam´ın ahlakı arasında çok sağlam bir ?talimatname? çıkmış ortaya. Son derecede somut veriler, hele birinci maddesine bayıldım. Sonrası da harika ama o birinci madde çivi gibi çakılmış ve şehrin, şehirliliğin altını öyle güzel çizmiş ki. Uygulanmaya kalksa, pek çok aday adayı anında mebus olma şartını kaybeder. İkinci madde de şehirli olmakla ilgilidir. Biliyorum, hiçbir yararı olmayacak ama en azından Osmanlı aklı ve Osmanlı aydını konusunda daha derin düşünmeye imkân açabilir?
Aynen naklediyorum:
?Birincisi: Milletvekili adayı, aday olacağı şehirde uzun süreli oturmuş, yaşamış olmalı, halkın mizacını iyi bilmeli. Bir şehirde oturmamış veya çıkıp gideli uzun zaman olmuş adamların bir kere iyi olup olmadığı bilinemez.
İkincisi: Şehre yarayacak her türlü kanunu ve o şehir halkının saadetini icap edecek şeyleri düşünüp beğenmeye ve böyle bir arayan toplamaya muktedir olmalıdır.
Üçüncüsü: Devletin şan ve şerefini düşünmeyecek kadar cahil olmamakla birlikte, sefih de olmamalıdır. Çünkü kendi malı kendine teslim edilemeyen sefih bir adama bu gibi vazife verilemez.
Dördüncüsü: Hükümetin kanunsuz ve haksız işlerini yüzüne beraber söylemek hususunda kimseden korkup çekinmez ve ölmekten bile kaçınmaz, dünya için kimseye müdane etmez olmalıdır.
Beşincisi: Parayı görünce her şeye boyun eğecek kadar bağrı yufkalardan ve parayı çok sevenlerden olmamalıdır. Yoksa milletin menfaati zayii olmak ihtimali ziyadeleşir ve memleketi açık açık uçuruma sürükler.
Altıncısı: Memuriyetini muhafaza etmek ve başka bir menfaatini korumak için şuna buna yüzsuyu dökmüş (ağlamış), kendisine haksızlık edenlere göz kırpmış, kendisi haksızlık etmiş olmamalıdır.
Yedincisi: Rüşvet almış, para ile onun bunun hakkını satmış, mahvetmişlerden de olmamalıdır.
Sekizincisi: Halk içerisinde zulmü, işkencesi olanlardan olmamalıdır.
Dokuzuncusu: İki sözlü, ikiyüzlü adamlar da milletvekili olamaz.
Onuncusu: Şunun bunun ayıbını arayan, daima iki kişi arasındaki gizli sırları anlamaya çalışan, hiç yoktan tertip türetenler de aday gösterilmemelidir.
On birincisi: Milletvekilliği bittikten sonra kendini idare edecek bir işi veya zenginliği olmayanlar da aday gösterilmemeli. Çünkü bu özellikleri olmayan kişiler hükümetin ayıbını örtüp boyun eğmeye mecbur kalırlar.?
Mebus olmanın şartları bu şekilde düzenlenmiş bir meclisim olmasını isterdim. On sekiz yaşını tamamlayanlar, yukarıdaki Türkçeyi tam anlamayabilirler, özün özetini yapayım. Mebus: Şehirli olacak, şehirli ile bütünlemiş olduğu gibi, neye ihtiyacı olduğunu bilecek. Mebus: Devletin şan ve şerifini korumayı bildiği gibi sefih, yani zevke sefaya düşkün olmayacak. Mebus: Hükümetin haksız fiillerini dile getirebildiği gibi, gerekirse hak uğruna ölümü bile göze alabilecek. Mebus: Paraya pula tapmayacak, menfaat uğruna kimseye ?yüzsuyu? dökmeyecek, yani yalvarmayacak ve yaltaklanmayacak. Mebus: Rüşvet ile ilişkisiz olacak, kimsenin hakkını rüşvet karşılığı satmayacak. Mebus: Halk içinde zulüm ve işkence yapmasıyla bilinen ?mütegallibe?den olmamalıdır. Mebus: İki sözlü ve İkiyüzlü adamlardan seçilmemelidir. Mebus: Şunun bunun ayıbı üzerine siyaset ve komplo üretenlerden olmamalıdır. Mebus: Mebus maaşına mahkûm olan, kendini geçindirmeye yetecek hüneri ve mesleği olmayanlardan seçilmemelidir. Çünkü böyle olursa, bir daha seçilmek için hükümetin usulsüzlüklerini onaylamak zorunda kalır.
Haydi, bütün eller havaya, parmakları göreyim. İlk parmağı ?en masum olan? eski mebus olup, tekrar olmak isteyenler kaldırsın. Aday adaylarını da şu yukarıdaki ilkelere göre ölçelim.
KİMLER MEBUS OLABİLİR?
Berat Demirci
Yorumlar