Arslan, Sivas’ın tarihî zenginliğini tanıtmak ve dünya çapında tanınan bir turizm merkezi haline getirmek adına önemli çalışmalar yürüttüklerini belirtti.
Özellikle Divriği Ulu Cami’nin UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer almasına rağmen, merkeze uzaklığı nedeniyle Sivas’ın bu eserden yeterince faydalanamadığını vurgulayan Arslan, tarihi kent meydanının UNESCO Geçici Listesi’ne alınması için uzun yıllardır yoğun çaba harcadıklarını ifade etti. Sivas’ın Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi eserlerinin bir arada bulunduğu, Türkiye’de benzeri olmayan büyüklükteki bu meydanın, UNESCO tarafından tescillenmesinin şehre büyük bir turistik ivme kazandıracağına dikkat çekti.
Tarihi kent meydanındaki bazı yapıların silüetinin uygun olmadığını belirten Arslan, bu yapılar için giydirme yönteminin uygulanarak, tarihi kimlikle uyumlu hale getirilebileceğini söyledi. “Aynalı Çarşı gibi tarihi eserlere uygun olmayan yapılar giydirmeyle düzenlenirse, Sivas merkezinde de bir UNESCO eseri olacak. Bu da şehrin turizm açısından önemli bir gelir kaynağı oluşturacak” diye konuştu.
Arslan, tarihi kent meydanının önce UNESCO Geçici Listesi’ne, ardından da Kalıcı Liste’ye alınması için çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, bu sürecin şehrin turizm sektörü için bir dönüm noktası olacağını ifade etti.
Sivas’ın sahip olduğu tarihî zenginliklerin dünya çapında hak ettiği değeri bulması için yapılan bu çalışmalar, şehri gelecekte önemli bir turizm merkezi haline getirecek.
