Sivas’ta artan kira uyuşmazlıkları, kiracı ve ev sahiplerini sık sık karşı karşıya getiriyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Avukat Hamit Yıldız, kira sözleşmelerine dair merak edilenleri anlattı.
Kira sözleşmelerinin temel dayanağının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu olduğunu belirten Yıldız, 2011 öncesinde geçerli olan düzenlemenin yetersiz kaldığını ve yeni yasayla birlikte kiracı lehine önemli değişiklikler yapıldığını söyledi. Bugün uygulamada hem konut hem çatılı işyeri kiraları için bu kanunun esas alındığını vurguladı.
Kiracı ve kiraya veren arasında kurulan sözleşmenin taraflara karşılıklı hak ve yükümlülükler yüklediğini belirten Yıldız, özellikle 6 aydan uzun süreli ve belirsiz süreli kira sözleşmelerinin kamuoyunda en çok merak edilen konuların başında geldiğini dile getirdi. Kiracının sözleşmeyi süresinden önce feshetme hakkına sahip olduğunu, ancak kiraya verenin ancak 10 yılın sonunda bazı şartlarla sözleşmeyi sonlandırabileceğini hatırlattı.
Yüzde 25 zam sınırı kalktı, belirsizlik arttı
Kira artışlarının da büyük bir sorun haline geldiğine dikkat çeken Yıldız, sözleşmede özel bir oran belirlenmişse bunun uygulanabileceğini ancak bu oranın da yasa ile sınırlı olduğunu ifade etti. Artış yapılmamışsa, tüketici fiyat endeksinin 12 aylık ortalamasına göre belirleme yapılabildiğini söyledi. Geçmişte uygulanan yüzde 25’lik kira artış sınırının Temmuz 2023 itibarıyla kaldırıldığını hatırlatan Yıldız, bu durumun taraflar arasında daha fazla ihtilafa yol açtığını dile getirdi.
Dava şartı: Artık arabuluculuk zorunlu
Artan uyuşmazlıklar nedeniyle artık tüm kira davalarında arabuluculuğun zorunlu olduğunu belirten Yıldız, bu yöntemin davaların sayısını azalttığını ifade etti. Eski kiracıların düşük bedellerle oturmaya devam ettiği evler için açılan kira tespit ve uyarlama davalarının arttığını kaydeden Yıldız, "Bu tür davalarda mahkemeler emsal kira bedellerini baz alıyor ve Yargıtay kararları doğrultusunda eski kiracılara yüzde 10 oranında indirim uygulanıyor" dedi.
Tahliye yaahhütnamesi yeni kriz noktası
Kiraya verenlerin artık kira sözleşmesi yapmadan önce tahliye taahhütnamesi talep ettiğini belirten Yıldız, bu belgenin kiracı açısından ciddi riskler barındırdığını vurguladı. Yıldız, “Kiracı, taahhüt ettiği tarihte çıkmazsa icra yoluyla hızlıca tahliye edilebiliyor. Bu da taraflar arasında güven sorununu büyütüyor” ifadelerini kullandı.
“Uzlaşma kültürü öne çıkmalı”
Kira ilişkisinin uzun soluklu bir bağ olduğunu hatırlatan Yıldız, tarafların mahkemelik olmadan uzlaşma yoluna gitmelerinin hem ekonomik hem insani açıdan daha sağlıklı olacağını belirtti. Arabuluculuk görüşmelerinde tarafların gizlilik içinde ve karşılıklı anlayışla yeni kira bedeli belirleyebileceğini söyledi.
Yıldız, özellikle ekonomik koşulların zorlaştığı bu dönemde, hem kiracıların hem de kiraya verenlerin hakkaniyet temelinde hareket etmesinin önemini vurguladı.