Sivas’ın Zara ilçesinde yaşayan Erhan Güler, huzurlu bir doğa gezisi yapmak için çıktığı yolda hayatı boyunca unutamayacağı bir ana tanıklık etti. Zara-İmranlı yolu üzerindeki kırsal arazide tek başına ilerleyen Güler, bir anda karşısına çıkan devasa kurdu görünce neye uğradığını şaşırdı. Vahşi doğanın tam kalbinde gerçekleşen bu beklenmedik karşılaşma, saniye saniye cep telefonu kamerasına yansıdı.
Sivas'ta Vahşi Doğanın Gerçek Yüzü! O Anları Kaydederken Eli Ayağı Titredi pic.twitter.com/RtNiyn7PDT
— Bizim Sivas Gazetesi (@bizimsivascomtr) December 22, 2025
Dürbünle Bakınca Gerçek Ortaya Çıktı

Arazide yürürken uzaklarda hareket eden bir karaltı fark eden Güler, ilk başta gördüğü canlının ne olduğunu tam olarak seçemedi. Yanında taşıdığı dürbünü çıkarıp dikkatlice odaklandığında ise gördüğü manzara karşısında donakaldı. Devasa bir kurt, ağzında avladığı bir ördeği taşıyarak hızla ilerliyordu. Muhtemelen ırmak kenarında avladığı ördeği sessiz bir köşede yemek için uzaklaşan kurdun heybeti, Güler'i hayrete düşürdü. O anki şaşkınlığını gizleyemeyen vatandaş, bu nadir doğa olayını kaydetmek için hemen telefonuna sarıldı.
“Tüylerim Diken Diken Oldu”

Yaşadığı o adrenalin dolu anları anlatan Erhan Güler, kurdun iriliği karşısında büyük bir korku yaşadığını gizlemedi. Gördüğü manzara karşısında adeta nutku tutulan Güler, "Kurdun ağzında bir şey olduğunu fark ettim, dürbünle bakınca ördek olduğunu anladım. Kurt çok büyüktü ve gördüğüm zaman gerçekten korktum. Tüylerim diken diken oldu" sözleriyle yaşadığı dehşeti dile getirdi. Olayın etkisiyle paniklediğini belirten Güler, kendini korumak için "Arabama zar zor bindim" diyerek o dakikaların ne kadar gergin geçtiğini özetledi.
Vahşi Doğanın İzleri Kamerada

Sivas’ın çetin coğrafyasında yaban hayvanlarının bu kadar yakından ve ağzında avıyla görüntülenmesi nadir anlardan biri olarak kayıtlara geçti. Kurdun, avladığı ördekle birlikte sessizce gözden kaybolmasıyla sona eren bu olay, doğanın kendi içindeki sert ama bir o kadar da etkileyici döngüsünü bir kez daha gözler önüne serdi. Erhan Güler'in objektifine yansıyan bu anlar, hem bölgedeki yaban hayatının zenginliğini hem de insanın doğa karşısındaki çaresizliğini bir kez daha hatırlattı.