04.12.2015 tarihinde saat 11:42 itibariyle ?Bavul ve Çanta? künyesiyle yayınlanan yazımda şöyle demiştim:
"Bu işin sonu ne olur?
Hangi işin?
Rusya?
Çanta diplomasisi, dünyalıların ekonomisinin bir gereğidir; bavul taciri ve girişimcisi önde gider!
Eğer bu dünyanın düzenini bir miktar tanıdıysam: Bavul ticareti, çanta diplomasisini eğer büker ve hizasına sokar.
Neticede tahminimi söylemiş oldum. ?Çok bilen, çok yanılır!? sözü doğrudur, tahminim tutmazsa yanılma hakkımı kullanmak görevini yerine getirmiş oldum."
Yazıdan bu yana yedi ay geçti.
Yazı yayınlandığında hamaseti ağır basan basın dünyasının yalakalarının hoşuna gitmemişti. Okuryazar geçinen ve diplomaları da olan okuyucular ise bir cümleden fazlasını okumayacak kadar meşgul, anlamayacak kadar ahmaktırlar. Ortalığa günün anlamına binaen bir rijit vecize atacaksın bok gibi didecekler...
Yazarlığı, kalemi, sözü ciddiye aldığım için, takip ettim ve her zaman da ederim. Bugün için yazdım bir kenarda yayınlandı deyip geçenlerden bırakın yazar olmayı, hesap makinesi bile olmaz. Hesap makinesi diyorum, çünkü çoğu para kazanmaya uygun yazılar yazarlar. ?Aman patrona, başkana, başkalarına değmesin!? türünden kıvırtak yazılarla yevmiyeyi ve günü kurtarırlar. 
Dikkat ettiğim bir şey de: usta yazar muamelesi gösterilip, televizyonlarda ağırlanan pek çok hırsız yazar da benim yazılarımdan cümle alıp hayranlarına hava basıyor. Benim, ter dökerek yazdığım yazıyı beş kişi okumuş, o herif kılıklının cümlesini bin beş yüz. Bunların cümlesine de ulusal basın mensubu, usta şair yahut yazar diyorlar. Özetle: kaleme hürmetim olduğu için ve "kendi efkârımla okuryazar" olduğum için yazıyorum. Yazınca başka bir şey de gerçekleşiyor: okuryazar vasatımızı ölçmüş oluyorum.
Hayıflanmıyorum ve değmez...
Türkiye fikirsiz yazarların, aydınların memleketi olduğu gibi, sokak süprüntüsü tiplerin sanal okuyucu olduğu bir memlekettir. Herşey birbiriyle denkleşiyor. Şikâyete mahal yok anlayacağınız...
Dönelim başa...
Bu işin sonu ne olur?
Hangi işin?
Rusya...
Dünyanın düzenini iyi tanımışım: Bavul ticareti, çanta diplomasisini eğdi büktü ve hizasına soktu. Yazının başlığı da kendiliğinden ortaya çıktı, umarım üçüncüsünü de yazmam.