Bir süre Cumhuriyet gazetesinin imtiyaz sahipliği yapması nedeniyle de BİK’deki değişim ve dönüşümleri çok iyi biliyor. Genel Kurul’da, bir süre sonra da Yönetim Kurulu’nda Basın Grubu temsilciliğini Orhan ağabeyden sonra ben devam ettirdim. Ancak, sözünü ettiğim değişim ve dönüşümler nedeniyle başarılı olduğum söylenemez. İnanıyorum, yarınki belki de daha sonraki günlerde pek çok gerçeği yazıya dökecektir.
Bugünkü yazısında maziye karışmış bulunan Bayramoğlu Tatil Köyü’nden söz etti.
Bayramoğlu Tatil Köyü, 195 sayılı Kanunun’un 2. maddesinin 6. Fıkrası’nın Basın İlan Kurumu’na verdiği görevdi.
Kuruluşunun her adımında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin katkısı vardı. Elbette bir görevi yerine getirmenin gideri bulunacaktı. Görev anlayışı ticarete tebdil edilince zarar ediyor diye kapatıldı.
Aslında bu tavır gazetecinin yaşam biçimine bir müdahalenin doğal kabul edilmesinin sonucuydu. Hanımlara ve erkeklere ayrı ayrı mescit yapılması, kadın erkek havuzları yapılması, odalara dini kitaplar konulması gibi bir çok değişimi saymak mümkündü. Bayramoğlu Tatil Köyü, Basın İlan Kurumu mensupları dahil meslektaşlarımızın tatil yapma ortamıydı. Aynı zamanda bir kültür ve sanat mahfiliydi.
Orhan Erinç ağabeyin bugünkü yazsısına katkı olsun diye, dönemin Başbakanı Süleyman Demirel’in katıldığı temel atma töreninden biri iki fotoğraf ve bir çok meslektaşımız, sunucumuz, yazar ve şairimizin Bayramoğlu’da tatil yaparken fotoğrafını ekliyorum. Aralarında Orhan ağabeyin adlarından söz etti büyüklerimizin fotoğrafları da bulunuyor.
Notu uzatmamak için fotoğrafların ayrıntısına girmiyorum. Kim olduklarını sorarsanız cevaplayabilirim. Orhan Erinç ağabeyime teşekkürlerimi ve kolaylık dileklerimi sunuyorum.