Bir zamanlar mahallelerde, sokak aralarında ?kitaplık? diye anılan hususi yerler vardı. Vatanın selameti içindi tabii her şey, kimseyi samimiyet testinden geçirmek mümkün değil. Çoğu kapısından bakmıştım, mecburiyetten iki defa da uğramıştım semtimizdeki ?kitaplık?a... Gençler her şeyi ezbere biliyordu, ortada kitap filan da görmedim.
Canı rahmet istedi derler. Merhum Ali Şahin anlatmıştı. Ali Ağabey´in anlattığı kitaplık daha şenlikliymiş. Yanında ilahiyat mezunu sözü sohbeti dinlenir bir ağabeyimiz daha varmış. Kitaplığa sohbete gitmişler. Malumunuz Ali Şahin gençleri ve gençlere yol göstermeyi pek severdi. Kitaplık müdavimleri dinliyormuş gibi yapıyor ama ağabeylerin anlattıkları da hiç hoşlarına gitmiyor. Bir ara söz ehl-i sünnet konusuna gelmiş, nereden gelmişse. Ali Ağabey, sünnetin ne anlama geldiğini, ehl-i sünnetin ne olduğunu dilleri döndüğünce(!) anlatmaya çalıştıklarını söylemişti. Fakat kitaplığın reisinin vaziyet hiç hoşuna gitmemiş.
Reis, muhtemelen karizmasına zeval geldiğini düşünmüş olmalı ki, cemaatine de bakın ben de az değilim dercesine, ?Ne yanı kardaş, biz sünnetli değil miyik?? diyerek, ağabeylere ders vermiş. Olay bu, mahiyet bu? Kitaplık reisinin cümlesi tam böyle olmayabilir ama ?sünnet olmak? onun dünyasında ehl-i sünnetin karşılığı? Ali Ağabey´den bu hikâyeyi birkaç fasıl dinlemiştim. Eh, hanım kısmı da eş durumundan ehl-i sünnet oluyorlar, mezkur mantık ve zaviyeden.
Kınamıyorum, o çocuk şimdi kaç yaşındadır ve ne âlemdedir bilmem. Memleket evladının dindarlığından şüphem yok ama dinî bilgi düzeyi arttı mı dersiniz? Ehl-i sünnet konusu gündeme gelir gider ama merkezî bir konudur. Bugünlerde yine tartışmanın göbeğine yerleşmiş gözüküyor. Uzağa gitmeyin, evinizdeki çevrenizdekiler ?Ehl-i sünnet nedir?? diye sorun. Hattâ kendinize sorun. Öyle ya hayatımız hakkında yapılan şahitliktir, ehl-i sünnet.
?Merhumu nasıl bilirsiniz?? diye sorar görevlimiz. ?Ehl-i sünnet ve´l cemaat?? cevabını verir hazirun ve sonra helalleşiriz. Burada, hem de en olmayacak yerde gülme tuttu, kirve kusura bakma! Yaz yağmuru gibi geçti?
Şimdi çok üzgünüm.