Ülke düzeyinde tescilli bir "Kültür Simsarı"nın temsiline, takdirine bırakılan bir şehirde/şehirlerde, kültür adına sadece aritmetik artış olabilir. Simsar olur da cambazları olmaz mı? Elbette olur... Cambazlar Simsar´ın ?alt takımı?dırlar; kâğıdın ham maddesi, selüloz kadar kıymetleri yoktur.
Bu aritmetik artış, malı götürenlerin kırıntılarına tenezzül ederek kendine sofrada bir dizlik yer kapmak için çırpınan okuryazar ayak takımının "sosyete"sini oluşturur. Buna dense dense "Simsar Sosyetesi" denilebilir...
?Kültür Simsarlığı? bugün ülkenin, yekûn olarak bakıldığında önemli bir sektörü olarak gözükür. Simsarın eskisine tellal, yenisine komisyoncu denilmesi mümkündür. Kültür simsarları; maarifi ucuzlatmak, düşünceyi piyasada alınıp satılan bir meta haline getirmek işlevini tam bir liyakatle yerine getirmektedirler.
Bu tam bir trajedidir?
Trajediye: Simsarlar Müsameresi diye afili bir isim bile konulabilir?
Hiçbir fikrin maya tutmadığı, her fikrin, inancın, sanatın istismarının asaletinden önce geldiği bir vasatın ürünüdür. Ülkeye hâkim bilgi anlayışı tepeden tırnağa bu gidişe teslimdir. Çatısını ise akademia oluşturma ve meşrulaştırmaktadır. Çünkü pazarın gözdeleri, akademiadan bilinçli-bilinçsiz olarak devşirilen; Aydınlanma Mukallidi, ala dinli, yarım imanlı pozitivist tiplerdir.
Simsariye, simsarın ücretidir?
Simsariye ücreti, şirketleşme yoluna gidildiği için meşru kanallardan karşılanır. Esası ise ?beytülmal?dendir. Başka türlüsü de olmaz, olamaz. Modern iktidar: siyasi, iktisadi, epistemik cemaatlerin iş birliğinin sarsılması zor bir ürünüdür. Cemaat, denilence ne anlaşılıyorsa kastettiğim odur. Modern/kapitalist dünyada dinî cemaatlerin varlığı ve misyonu kadar aldatıcı hiçbir şey yoktur. Her modern cemaat, birinci derecede ?çıkar birliği?nin uzantısıdır; simsar&cambaz organizasyonudur.
Benim hikmet âşığı dostum, ?İyi ama simsar, sabah namazını, her gün şehrin en büyük camisinde kılıyor!? diyor. Sevgili dostum, ben de onun için ?Simsarlar Müsameresi? diyorum, bu işe, bu oluşa?