(YAVUZ BÜLENT BAKİLER)
1969 Milletvekili seçimlerini çok az bir farkla kaybettim. Bir yıl sonra yapılan A.B. İl Kongresinde teşkilat beni Sivas İl Başkanlığına seçti. İl başkanı olunca parti tüzüğü gereğince A.P. Temsilciler Meclisi üyesi de oldum.
Temsilciler meclisi, bütün il başkanlarından, 15 senatör ve Milletvekilinden ibaretti.
Temsilciler Meclisine seçilen Milletvekillerimiz ve senatörlerimiz beni “Beş il başkanlarımızdan biri olarak” görüyorlardı.
1975 yılında üç üniversitemiz vardı. O üniversitelerimizden birisi İstanbul’da, ikisi Ankara’da bulunuyordu.
Başbakanımız Süleyman Demirel idi.
1970 yılının ilk aylarında, bir Temsilciler Meclisi Toplantısında Süleyman Demirel dedi ki:
“1973 yılında, Cumhuriyetimizin 50. kuruluş yıl dönümünü kutlayacağız. İktidar olarak Cumhuriyetimizin 50. yılını yeni bir üniversite ile kutlamak istiyoruz. Yeni üniversitemizi Sivas’ta kurmak düşüncesindeyiz. Atatürk Sivas Kongresi münasebetiyle demişti ki:
“Cumhuriyetimizin temelini Sivas’ta attık!” Biz de Cumhuriyet idaremizin 50. yıl dönümünde yeni üniversitemizi Sivas’ta açacağız!”
O Temsilciler Meclisi’nden sonra Sivas’a dönünce Başbakanımızdan dinlediklerimi, önce İl İdare Heyetimizin ilk toplantısında arkadaşlarıma bir müjde olarak anlattım. Sonra Merkez İlçe Heyetimizdeki arkadaşlarıma söyledim. Haber, parti teşkilatında süratle yayıldı. Öyle ki gitmediğim, görüşmediğim ilçelerimizin hepsi, Cumhuriyet Üniversitesinin 1973 yılında Sivas’a kurulacağından haberdar oldular.
Aradan birkaç ay geçti. Valimiz: Celal Kaya Can idi
Bir gece yarısı makam polisi evimizin kapısını çaldı:
-Vali bey sizinle görüşmek istiyor! dedi.
Kendi kendime çok önemli bir haber olmalı diye düşündüm.
Derhal giyindim ve çıktım. Evinde valimizden dinlediklerim beni şaşkına çevirdi:
-Sabaha kadar sabredemedim. Samsun milletvekilleri ve senatörleri, Başbakan üzerinde baskı kurmuşlar. Sivas’ta açmayı düşündükleri Cumhuriyet Üniversitesini Samsun’a kaydırmışlar. Bu karara çok üzüldüm. Sizi de haberdar etmek istedim. Ne diyorsunuz?
-Bende çok üzüldüm. Söyleyecek söz bulamıyorum. Peki Samsun senatörleri ve milletvekilleri bu üniversite için böyle bir gayrette bulunuyorlar da bizim senatörlerimiz ve milletvekillerimiz ne yapıyorlar?
Onların yapamadıklarını ben yapacağım!
-Ne yapmayı düşünüyorsunuz?
-Parti başkanlığından derhal istifa edeceğim. Benim Sivas A.P. il başkanlığından istifa etmem bir şey ifade etmez. Bütün ilçe teşkilatlarını da partiden istifa ettireceğim göreceksiniz.
-Yapabilir misiniz?
-Göreceksiniz Vali Bey! Susarsam alçağım. Siz şimdi buraya Selahattin Gümüş’ü çağırttırın. Onun yardımına çok ihtiyacımız var.
Selahattin Gümüş Sivas’ta SEBAT Gazetesini çıkartıyordu.
Valimiz Cemal Kaya Can polisine emretti.
-Selahattin Gümüş’ü evinden alıp getirin!
Ben, Selahattin Gümüş gelinceye kadar ne yapmak istediğimi valimize arz ettim. Bir süre sonra aramıza Sebat Gazetesi sahibi de katıldı. Ona Cumhuriyet Üniversitesinin Sivas’ta açılmasıyla neler kazanacağımızı bir bir anlattım. Cumhuriyet Üniversitesinin Samsun’a kaydırılmasıyla kayıplarımızı da sıraladım. Sonra dedim ki:
-Bu konuda ben üzerime düşeni yapacağım. Yarın derhal ile ve ilçe idare heyetlerimizi toplayacağım. Şehrimize yapılan bu büyük haksızlık karşısında il başkanlığından ve partiden istifa edeceğim. Sadece benim istifa etmem bir şey ifade etmez. İl ve ilçe idare heyetlerimizin de istifalarını sağlayacağım. Sonra dokuz ilçe teşkilatımızın başkanlarını da derhal Sivas’a çağıracağım. Onların da elinden istifa dilekçelerini alacağım. Sivas’taki bütün A.P. kuruluşlarını partiden istifa ettireceğim ve bunu bir telgrafla başbakanımıza bildireceğim. Burada sana düşen büyük bir vazife var. Sen de bunu benim için değil Sivas’ın büyük menfaati için yapacaksın. Diyeceksin ki ne yapacağım. Yapacağın büyük hizmet şu:
Yarın SEBAT Gazetesinin normal baskısını yapacaksın. Sonra bir de Cumhuriyet Üniversitesi için yeni bir baskı yapacaksın. O yeni baskıyı sadece 10-15 adet basacaksın. O baskıları katiyyen piyasaya sürmeyeceksin. Sadece bana vereceksin. Sadece bana vereceksin. Ben de o baskıları yanıma alıp Ankara’ya gideceğim. Şikayetlerimizi Başbakanımıza sıralarken Sebat gazetesini de önlerine koyacağım. O özel gazetenin başlığı büyük harflerle şöyle olacak:
“Cumhuriyet Üniversitesinin Sivas’tan Samsun’a kaydırılması büyük öfke ve üzüntü doğurdu.
Halk A.P. il ve ilçe teşkilat binalarını taş yağmuruna tuttu. A.P. İl Başkanı Yavuz Bülent Bakiler büyük hücumlara uğradı. A.P. Sivas il ve ilçe teşkilatları partiden istifa etme kararı aldı. Bütün ilçe teşkilatlarımızın da istifa edecekleri söyleniyor…”
Özel olarak basacağın o 10-15 gazeteyi kimseye göstermeden bana ver. Gerisini bana bırak. Başbakana gittiğim zaman o gazeteleri önüne bırakacağım anlaştık mı?
DEVAMI GELECEK
(SÖZÜN DOĞRUSU KİTABINDAN)