KORKAK VE ÖLÜ BİR SAVAŞÇININ DİLİYLE
CESUR DÜNYALILARA YAKILAN AĞITTIR
 
Ey ölüseverler,
Ölülerini canları için sevenler…
Ey kan davası taşıyanlar rahimlerinde
Ey tarlalarına kan fışkırtanlar
Ey çentikçiler kara defter tutanlar
Ey bir bizden bir sizdenciler…
 
Biz ölmekten yorulduk
Siz yorulmadınız ağıt yakmaktan.
Biz yaralarımızdan bıkkın yaşadık
Siz hatıralarımızı deştiniz.
Biz çocuklaştık günahtan kaçtık
Siz mızraklara kundak astınız
Biz sadece savaştık…
Sadece savaştık…
 
Savaştık cephemiz yoktu
Cephemiz yoktu arkası vardı
Soramadan kahpe adresini kurşunların
Hepimiz aslında uzaktan vurulduk.
İri parkalar içinde yeşil dallar gibiydik
Yaşımızı büyüttüler erken ölelim için
Evimizin olmadığı yârimizin gülmediği
Bomboş bir vatanı sevdik.
 
Ocaklarımız tütmeliydi oysa
Bacalarda güvercinler ötmeliydi.
Gülmeli gülüşmeliydik
Vatan vatan olduğunu bilmeliydi.
 
Ey ölüseverler
Ey mahzenlerden mor sözler çıkarıp
Azdıranlar kırık genli kızları…
Kimimiz kiminize hainiz
Kimimiz kiminize sevimli
Ama biz savaşçılardık sadece savaştık…
Toprağın altında hürüz
Toprağın altında biriz.
 
Çürütün artık kan davalarını
Dalımızda güller açmalı.
 
NOT: Bir dostun arkasından yakılan ve yayınlanmayan eski bir ağıttır... Dilerim eski olarak hatırlansın... 28 Mart 2009 – Sivas.