Hakkımda şehrin bazı mahfillerinde yapılan eleştirilere kıymet verdiğim gibi, eleştirilmeye ve bazen hasetlik ve husumete varan saldırılara maruz kalışıma da çok hayıflanmıyorum. Yunus Emre´nin bir surede hikâye edilen şahsiyetten mülhem "Kastım budur şehre varam, feryad u figan koparam." mısrası, hayatıma naklettiğim düsturlardan biri olmuştur. Düstur, yani ilke? Bir ayağını pergelin sabit ucu gibi toprağa dayamaktır, ilkeli olmak? Diğer ayağın ise yetmiş iki millet üstünde dolansın, dolanmalıdır.
Beni haklı görenler veya husumet besleyenler, "Bir çıkara müteveccih mi söz söylemişim, bir eğriliği dile getirmek için mi?" sorusundan yola çıkarak tahkik etsin...Birilerinin, gönlünden geçirdiği arsızlığı gerçekleştirmek için binlerce gönlü yıkmasına rağmen "yumuşak ve merhametli" sözler söylemesi ne kadar riya ise; benim de vasata uyarak "sert" sözler söylememem o kadar riya olur.
Bir atasözüdür, ?Yağmur yağınca yarıklar örtülür??müş. Yağmur yağınca topraktaki yarıklar bir müddetliğine ortadan kalkar; yağmur kesilince ise yarıklar daha derinleşir. İnsan elbette kusurludur, öyle olmasa insanlıktan çıkar. Kusur, kuruyan topraktaki küçük çatlaklar gibidir, rahmet bu çatlakları giderir. Bilerek, isteyerek, müşavere ve plan dâhilinde işlenen kem fiiller ise, kusur değil; suçtur. Suç ise derin yarıklar gibidir; mutlak adalet indinde nedir bilemem ama kolay unutulmaz ve alışkanlık haline gelmişse yeniler.
Kişilik, bir insanın ?kritik anlar?da tekrar eden özellikleridir? ?Kritik an? önemlidir; normal zamanlarda insanların kişilikleri bir birinden tefrik edilemez. ?Kritik an? ise kişiliğin ortaya çıktığı andır. Yokken herkes cömerttir, varken cömert olmayan ise sahtedir. Bir makamda değilse herkes adil geçinebilir ama makama geldiğinde adil olmayan ise zulümdedir. Eline fırsat geçmediğinde herkes zorunlu olarak edeplidir; fırsat geçtiğinde ise şehvetinin şefillerini akıtanlar hayâsızdır. Çok okudum ama insan psikolojisini Freud´dan öğrenmedim; insanı yaratan, yarattığını da tarif etmiş, oradan öğrendim. Kendini bilmeyenler okusa ne olur, okumasa ne?
Yine özümü meydana koydum; isteyen vurur, isteyen seyreder. Tamamına beli dedim, tamamına belâ? Söz, eğer gerçekten söz ise hem ayağı bağlar, hem dili; söz söylemek bilene en zor iştir.
ÖZÜMÜ MEYDANA KOYDUM
Berat Demirci
Yorumlar