Futbolcusundan, yönetiminden ve teknik heyetinden gerekeni yapmalarını bekleyen kırmızı beyazlı taraftarların da görevlerini tam manasıyla yaptığını söylemek doğru sayılmaz.
Sivasspor dijital kart sayısının henüz binyüzlerle ve satılan kombine sayısının 350’lerle ifade edildiği bugünlerde “böyle bir ortamdan” hepimiz sorumluyuz.
Geçtiğimiz sezon ki kombine fiyatı aynı tutuldu.
Her ne kadar kombine fiyatının aynı kalması “taraftara jest” olarak ifade edilse de taraftarlarımızın alım gücü çok düşük.
Bence, Sivasspor Süper Ligde değil ve bir tık daha ucuz olması gerekirdi.
Yönetim, transferleri bir bir açıklıyor.
Yapılan transferlerin, “isim” olarak çokta duyulmuş olmaması, haliyle taraftarlarımızın kafasında “kuşku” oluşturuyor.
İşte bu nedenle diyorum ki, taraftarlarımız da görmek istedikleri takım için biraz daha taşın altına ellerini koymaları lazım.
Transfer demek, para demek!
Bu sezonun “vefa sezonu” olması sadece söylemlerde kalmasın!
Geçtiğimiz sezonu şöyle bir hatırlayacak olursak, Satılan kombine bilet sayısının 5 bini dahi bulmaması, İstanbul takımlarıyla oynadığımız maçlardaki elde edilen gelirin, rakiplerimizin sıradan maç hasılatlarına bile yaklaşamaması en azından üzerinde biraz düşünülmesi gereken bir konu.
Kombine bilet satışlarında yaşanan bu durum, ürün satışlarında da farklı değil.
Camianın yani taraftarlarımızın takımlarına olan küskünlüğünün devam ettiğini görmekteyim.
Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlara baktığımda bunu çok net görebiliyorum.
Kimileri, sadece başkanın değiştiğini ve geçmiş yönetim zihniyetinin devam ettiğini öne sürerek her şartta takımı eleştiriyor.
Başka bir kesim ise armaya olan sevgisinden şartlar ne olursa olsun takımının yanında!
Sokaktaki taraftar ise; “Başkanın ismi ne kadar değişirse değişsin, zihniyet değişmiyor. Yıllardır yönetimden birileri zengin olurken, takım hep geriledi.
Kulüp taraftarın değil, üç beş kişinin eline geçmiş. Üye etmemek için bile katılım aidatını 10 bin TL’ye çıkartıp, taraftarın söz hakkını elinden aldılar. Takım taraftarın ama kulüp taraftarın değil. Bu çok açık ve net görülüyor.” şeklinde görüş belirtiyorlar.
Belki düşüncelerinde ve serzenişlerinde haklılar ama gerçek taraftarlık ilkesiyle pekde bağdaşmıyor.
Camiada yaşana bu bölünmüşlük, nasıl yapılır bilmem ama biran evvel çözülmeli.
Sivas gibi takımıyla yaşayan bir halkın bireyleri, sadece sevinmek için sevmemeli!
Unutmayalım, kişiler gidici taraftar ve takım kalıcı.
Kalın sağlıcakla...