Cemre sırayla düştü, havaya suya toprağa lakin bu kez ısıtmaya yetmedi. Değil ülkemiz, tüm insanlık bir çıkmazın içinde. Aynı zamanda ülkemizde, bizleri derinden sarsan olaylar oldu. Depremler, çığ, şehit haberleri ve şimdide “aman bize gelmesin” dedik ama corana virüsü de geldi kapıyı çaldı. Dünya atamız Ademin ceza diye gönderildiği bir yerden ibaret değil miydi? Cennet için geldiğimiz bu dünyaya sadece kısa bir süreliğine misafiriz. Yaşamın her sahasında imtihanda olduğumuzu unutmadan bu lezzet verici dünya dan hiç gitmeyecek hissi ile ilgili bir sınavımız var. O yüzden bütün cürretimiz bu aldatıcı his, bizi ölüm gerçeğinden uzaklaştırıp, yalnızca bizi oyalıyor.
Geçenlerde bir hanımefendi “artık çok da dikkat etmiyorum eskiden dikkat ettiğim şeylere” dedi. “Ama kalbim temiz kimseyi kırmıyorum, hem çok dikkat edenleri görüyorum. Fitne saçıyorlar” diye tamamladı. Yani uzun lafın kısası dini vecibelerden soğuduğunu ifade etti. Yalnız bizim kriterimiz kişilerin yaşadığı İslam olmamalı, kime baksanız illaki bir eksiklik göreceksiniz, biz asıl kaynağa bakmamız lazım Allah’ın tüm gönderdiği nebiler ne kadar naziktiler. Hep güzelliği iyiliği gördüler.
İsa nebi köpeğe baktı ''ne güzel dişleri var'' dedi. Yunus nebiyi balık yuttu, döndü Rabbine dedi ki ''Ya Rabbi muhakkak ben zalimlerden oldum.'' Onlar başlarına gelen musibetler için bunu ifade etmekten geri kalmıyorlardı. Yusuf nebi kör kuyulara atıldı, zindanlarda yattı, bir an şikayetçi olmadı. Ve yeri ve zamanı gelince ''Muhakkak nefsimi temize çıkaracak değilim” dedi. Peki biz neden bu kadar nefislerimiz temize çıkarma derdindeyiz? Kör kuyulara atalım şu aldatıcı hisleri, umulur ki Recep ayının Rabbi Recep hürmetine bağışlar.
Kuyuya düşen iki hece, YU-SUF.
Kuyu latif, Yusuf latif, kuyu berrak, Yusuf berrak,
Ne Yusuf kuyuyu kirletiyor ne kuyu Yusuf’u.
Ne kuyudan zarar gelir Yusuf’a ne Yusuf’tan zarar gelir kuyuya
Kuyu mahcup, Yusuf utangaç
Kuyu biçare, çare arayan Yusuf’u sarmalamakta,
Yusuf kuyudan şikâyetçi olmasa da felaha çıkma duasında,
Kuyu Yusuf’un duasına bin bir kez âmin demekte,
Yusuf kuyuyu imtihan bilmekte.
Yusuf varlık sahasından hiçlik makamına geçişte
Yusuf için sabır makamını bekleyişte,
Yusuf iki hece, durup durup kuyuya düşmekte,
Kuyu iki hece Yusuf’a ev sahipliği yapmakta,
Sabır iki hece Yusuf’un tertemiz gönlüne binlerce kez düşmekte.
Yusuf kimi zaman kırgın,
Kimi zaman üzgün,
Kimi zaman.
Yusuf iki hece, durup durup yüreğime düşüp beni şereflendirmekte.
Ve umulur ki ettiğimiz tövbeler dünyayı temizler. Cemrelerinde bu dünyayı ısıtmaya gücü yete.